Yapısına Göre Fiiller (Eylemler)

Yapı Bakımından (Yapısına Göre) Fiiller/Eylemler

Yapısına Göre Fiiller

Fiiller de isim soylu kelimeler gibi yapı bakımından üçe ayrılır: Basit, türemiş ve birleşik fiiller.

1. Basit Fiiller:

Yapım eki almamış, bir tek kelimeden oluşan, yani kök hâlindeki fillerdir. Çoğunlukla tek hecelidir. Çok heceliler de vardır. Fiil kökünden sonra bir tire işareti getirilerek ifade edilir. Fiil kökünden sonra getirilen tire (-) işareti “-mak/-mek” mastarının yerini tutar.

  • Gel-, yaz-, oku-, sev-, kıvır-, çevir-, kavuş-…

Not: Tire işareti kullanılmaz da nokta veya ünlem kullanılırsa emir çekimi olur. Bu, bütün fiiller için geçerlidir: Gel! Oku. Yaz!…

Türkçede anlamları değişmeden hem isim hem de fiil olarak kullanılan kelimeler vardır ki bunlara ortak kök (ikili kök) denir.

  • Ağrı, ağrı-; boya, boya-, tat, tat-, eski, eski-…

Ayrıca bkz. ⇒ Ortak Kök nedir?

2. Türemiş Fiiller

İsim veya fiil kökleriyle yansımalardan, yapım ekleriyle türetilmiş fiillerdir. Bunlara fiil gövdesi (tabanı) denir.

  • Ben-imse-, açık-la, mor-ar, av-la-, ince-l-, çat-la-, pat-la-, gür-le-, şırıl-da-, hav-la-, me-le-, fısıl-da-, kov-ala-, baş-la-t, uç-ur-, yat-ı-ş-, ak-ı-t-, düş-ü-r-, sev-in-…

Türemiş fiiller ikiye ayrılır:

a) İsim soyu kelimelerden türetilen fiiller
b) Fiil kök ve gövdelerinden türetilen fiiller

a) İsim Soyu Köklerden Fiil Türeten Eklerin Başlıcaları Şunlardır:

  • -l/-al/-el/-il: az-al-mak, düz-el-mek, kör-el-mek, doğru-l-mak, sivri-l-mek, eğri-l-mek, dar-al-mak…

Not: Bu ek, “k” ile biten kelimelere gelince “k” düşer: küçü(k)-l-mek, alça(k)-l-mak, yükse(k)-l-mek…

  • -la/-le: ot-la-mak, yem-le-mek, baş-la-mak, yavru-la-mak, tek-rar-la-mak, bayat-la-mak, tuz-la-mak, zayıf-la-mak, bağış-la-mak…

Not: Bu ekle, ünlemlerden üf-le-mek, of-la-mak…; ses taklidi için kullanılan kelimelerden gür-le-mek, şar-la-mak, zır-la-mak, hav-la-mak, hor-la-mak… biçiminde de fiiller türetilir.

  • -laş/-leş: haber-leş-mek, mektup-laş-mak, güzel-leş-mek, iyi-leş-mek, ağır-laş-mak….
  • -ar/-er/-r: baş-ar-mak, mor-ar-mak, kara-r-mak, yeş(yaş)-er-mek, gö(gök)er-mek, boz-ar-mak….
  • -a/-e: yaş-a-mak, kan-a-mak, tün-e-mek, uzun: uz-a-mak, oyun:oyn-a-mak…
  • -sa/-se: benim-se-mek, su-sa-mak, garip-se-mek…
  • da/-de: Ses taklidi için kullanılan kelimelerden: gümbür-de-mek, takır-da-mak, hırıl-da-mak, inil-de-mek, şırıl-da-mak, uğul-da-mak…
  • -kir (-kır/-kur/-kür): Yansımalardan fiil türetir: püs-kür-mek, hay-kır-mak, fış-kır-mak, hıç-kır-mak

b) Fiilden Fiil Türeten Eklerin Başlıcaları:

  • -(a)la/-(e)le: eş-ele-mek, kov-ala-mak….
  • -(i): sür-ü-mek, kaz-ı-mak
  • -(i)l: dik-il-mek, yak-ıl-mak, üz-ül-mak…
  • -(i)n: sil-in-mek, kaç-ın-mak, gör-ün-mek…
  • -(i)ş: gir-iş-mek, kız-ış-mak, böl-üş-mek…
  • -(i)t: eri-t-mek, oyna-t-mak, yürü-t-mek…
  • -d(i)r: çiz-dir-mek, yaz-dır-mak, ör-dür-mek, aç-tır-mak, kes-tir-mek…

UYGULAMALAR

1) Şu fiillerin kök ve gövdelerini bulunuz: bilirlerdi, ilerliyorlardı, kımıldamasınlar.

2) Aşağıdaki cümlelerde geçen fiillerin yapılarını, türemiş fiillerin hangi ekle türetildiğini gösteriniz.

  • “Akşamüstleri, güneş batarken Ankara ne kadar güzelleşir.
  • “Derin bir gürültü sis içinde kaynıyor, ileri geri yaklaşıyor, uzaklaşıyor, dalgalanıyordu. Kös, kalkan, boru sesleri, at kişnemelerine karışıyor; alınan emirler, verilen komutlar yüzlerce ağız tarafından ayrı ayrı tekrarlanıyordu.”

3) “biriktirmek, küçümsemek, gecikmek, haykırmak, yükselmek, kısalmak, başlamak” mastarlarının köklerini, eklerini, köklerin çeşitlerini ayırıp gösteriniz.

3. Birleşik Fiiller

  Birden fazla kelimeden oluşan fiillerdir. Birleşik fiili oluşturan kelimeler biri veya her ikisi fiil olabilir. Ama en az biri fiil olmalıdır.

Ayrıca bkz. ⇒ Birleşik Kelimelerin Yazılışı (İmlası)

Ayrıca bkz. ⇒ Türkçede Birleşik Fiiller ve Anlam Kaymaları

Yapılışına göre birleşik fiiller ikiye ayrılır:

A) Kurallı Birleşik Fiiller

Yapılış şekilleri şunlardır: Fiil + yardımcı fiil

Herhangi bir fiille “yazmak, vermek, bilmek, durmak, gelmek” yardımcı fiillerinden oluşur.

Bu yardımcı fiilleri kendi anlamlarını tamamen yitirir, “yeterlik, tezlik, sürerlik ve yaklaşma” olmak üzere dört anlam ifade eder

İki fiil arasına “-a, -e, -ı, -i, -o, -ö, -u, -ü” zarf-fiil eklerinden biri girer.

1) Yeterlik Fiili:

 Fiil + “-E” + bil- şeklinde yapılır.

Anlam:

  • Ahmet bu işi başarabilir.  Başarmaya gücü yeter.  (Yeterlik)
  • Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. (Etmesi olası. Yeterlik, Olasılık)
  • Yanınıza gelebilir miyim? İzin verir misiniz? (Yeterlik, istek isteme, rica etme)
  • Herkes kendi işiyle ilgilenebilir. (Buna izi var yeterlik izin verme)

Olumsuzu şöyledir:
Gücü yetmezlik anlamı katıyorsa:

  • Başar-a-bil-i-r >   başar-a-ma-z
  • Aç-a-bil-i-r-im > aç-a-ma-m
  • Oku-y-a-bil-i-r-im > oku-y-a-ma-m
  • Gel-e-bil-i-r-iz > gel-e-me-y-iz

Gücü yetmezlik ihtimali içeriyorsa:

  • Yaz-a-bil-i-r-im > yaz-a-ma-y-a-bil-i-r-im
  • Oku-y-a-bil-i-r-ler > oku-y-a-ma-y-a-bil-i-r-ler

İsteğe bağlı oluşta ihtimalin yüzde elli olduğu belirtiliyorsa:

  • Doğ-a-bil-i-r > doğ-ma-y-a-bil-i-r
  • Ol-a-bil-i-r  > ol-ma-y-a-bil-i-r

 2) Tezlik Fiili:

Fiil + “-İ” + ver- ve Fiil + “-İ” + gel- şeklinde yapılır.

Anlam:

  • Bana bir çay alıver. (Tezlik, çabukluk)
  • Birden karşısına çıkıverdi. (Apansızın)
  • Onu bir kenara atıvermişler. (Önemsememe, gelişigüzel yapma)
  • Beklemediğimiz bir anda çıkageldi. (Apansızın)

Olumsuzu:

  • Kapıyı açıvermedi. (açmadı, tezlik)
  • Kapıyı açmayıver.  (açma, önemsememe)

3) Sürerlik Fiili: 

Fiil + “-A/-E” + kal-
Fiil + “-A/-E” + gel-
 Fiil + “-A/-E” + dur-   şeklinde yapılır.

Anlam:

  • Çocuk oturduğu yerde uyuyakalmış.
  • Bakakalırım giden her geminin ardından.
  • Sen vitrinlere bakadur, ben birazdan gelirim.
  • Eskiden beri böyle anlatılagelmiş.

Bu birleşik fiil tekrar birleşik fiil yapılabilir.

  • Çocuk oturduğu yerde uyuyakalabilir
  • Beni burada alıkoyamazsınız.

Sürerlik anlamını başka çekimler de verebilir:

  • Geçen arabalara bakıp durdu.
  • Olduğumuz yerde dönüp duruyoruz.

Olumsuzu az da olsa yapılır: Uyuyakalmamış, yol kapalı olduğu için gecikmiş.

4) Yaklaşma Fiili:

 Fiil + “-E” + yaz- şeklinde yapılır.

Anlam:

  1. Merdivenden inerken düşeyazdı.  (Az kalsın düşüyordu / Az daha düşüyordu / Az kaldı ki düşüyordu / Düşmesine az kaldı.)
  2. “Çeşmimden akan hun ile sagar dolayazdı
    Mecliste geçen gece yine kan olayazdı” (Baki)

B) Anlamca Kaynaşmış (Deyimleşmiş) Birleşik Fiiller

Birleşik fiili oluşturan kelimelerden birinin veya tümünün anlam kaybetmesi ve kelimelerin anlamca kaynaşarak tamamen yeni ve farklı bir anlam kazanmaları sonucu oluşan birleşik fiillerdir.

Şu yollarla yapılır:

» Gerçek anlamında bir isim + gerçek anlamının dışında bir fiil

  • kendini kaybetmek, hoşuna gitmek, para yemek, şehit düşmek, değer biçmek, deniz tutmak, hasta düşmek, kural koymak, öğüt vermek…

» Gerçek anlamının dışında bir isim + gerçek anlamında bir fiil

  • gözünü korkutmak, bileğine güvenmek, ayağına gelmek…

» Tümü gerçek anlamının dışında

  • tası tarağı toplamak, deliye dönmek, baş kaldırmak, kalp kırmak, elvermek, varsaymak, öngörmek, başvurmak, vazgeçmek, kan ağlamak, kafa tutmak, göze girmek, abayı yakmak, feleğin çemberinden geçmek…

* Bu birleşik fiillerin bir kısmı deyimleşmiş olduğu için burada deyimlerden bahsetmek yerinde olacaktır. 

Deyim, en az iki kelimenin kalıplaşarak yeni bir anlam kazanmasıyla oluşan mecazlı sözlerdir. Kelimelerden biri veya her ikisi anlam kaybına uğrar.

  • Bu sözlerle gönlümü almış mı oldun?
  • Kendi düşüncelerinde ayak diriyordu.
  • Korktuğu başına gelmiş, arabası bozulmuştu.
  • Her gördüğüne dudak büküyordu.
  • Senin yaptığın pire için yorgan yakmak.
  • İki genç adam boğaz boğaza geldi.
  • Olur olmaz konularla baş ağrıtmayı seversin.
  • Bu şekilde anlatırsanız aklı yatar.
  • Sonunda korktuğumuz başımıza geldi; çocuk kayboldu.
  • Matematiği aklım almıyor.
  • Çocuk ağzı açık beni dinliyordu.
  • Öğrenciler, beni can kulağı ile dinliyordu.
  • Hiçbir işte dikiş tutturamamıştı.
  • Bizimkinin iyice çenesi düştü.
  • Göze girmek için her şeyi yapıyor.
  • İşin ağırlığı gözümüzü korkutmuştu.
  • Bu soruya kafa yormanı istemiştim.
  • Çocuk eli uzun biri, cüzdanımı almış.
  • Burası çok ayak altı, şurada duralım.

Deyimlerin Özellikleri

 1. Deyimler kalıplaşmış sözlerdir. Sözcüklerin yerleri değiştirilemez, herhangi biri atılamaz, yerlerine başka kelimeler konulamaz. 

  • Meselâ “yüzün ak olsun” yerine “yüzün beyaz olsun” denilemez,
  • “ocağına incir ağacı dikmek” yerine “ocağına çam ağacı dikmek” denilemez,
  • “ayıkla pirincin taşını” yerine “ayıkla bulgurun taşını” denilemez,
  • “dilinin altındaki baklayı çıkar” yerine “dilinin altındaki şekeri çıkar” denilemez,
  • “tüyleri diken diken ol-” yerine “kılları diken diken ol-” denemez.
  • Ama istisnalar yok değildir: “baş başa vermek” ve “kafa kafaya vermek” gibi.

* Araya başka kelimeler girebilir:

  • “Başını derde sokmak” ⇒ Başını son günlerde hep derde soktu.

2. Deyimler kısa ve özlü anlatımlardır. Az sözle çok şey anlatırlar:

  • “dili çözül-“, “dilinde tüy bit-“, “dilini yut-“

3. Bazı deyimler kelime öbeği ve mastar şeklinde olurlar:

  • bulanık suda balık avla-, dikiş tutturama-,
  • can kulağı ile dinle-, köprüleri at-,
  • pire için yorgan yak-, pişmiş aşa su kat-,
  • kafayı ye-,   aklı alma-,
  • akıntıya kürek çek-, ağzı kulaklarına var-,
  • bel bağla-,   çenesi düş-,
  • göze gir-, dara düş-,

4. Bazı deyimler ise cümle şeklinde olurlar ki bunların bir kısmı gerçek olaylara ya da öykücüklere dayanır.

  • Yorgan gitti, kavga bitti.
  • Dostlar alışverişte görsün,
  • Çoğu gitti azı kaldı,
  • Atı alan Üsküdar’ı geçti,
  • Tut kelin perçeminden,
  • Dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı
  • Kızım sana söylüyorum, gelinim sen alın.
  • Ne şiş yansın ne kebap

5. Deyimlerin çoğunda kelimeler gerçek anlamından çıkarak mecaz anlam kazanmışlardır. 

  • abayı yakmak, hapı yutmak, ne şiş yansın ne kebap…

Bazı deyimler ise kendi anlamlarından çıkmamışlardır:

  • Çoğu gitti azı kaldı, adet yerini bulsun, canı sağ olsun ..

C) Yardımcı Fiille Kurulan Birleşik Fiiller

Tek başlarına da fiil olarak kullanılabilen, ama daha çok isim soylu kelimelerle ve asıl fiillerle birlikte birleşik fiil oluşturan fiillere yardımcı fiil denir.

“etmek, olmak, eylemek, kılmak, bilmek, durmak, gelmek, yazmak, buyurmak, bulmak, yapmak” 

  • “akın et-, göç et-, kul ol-, mecbur ol-, son bul-, kabul buyur-, dikkat buyur-, namaz kıl-, icra kıl-, doğum yap-, hesap yap- gibi.

Verilen örneklerde görüldüğü üzere, buradaki yardımcı fiilin işlevi somut veya soyut bir nesneye ad olan bir ismi bir fiil durumuna, bir oluş ve kılış hâline getirmektir. Bu kuruluşa birleşik fiil denmesinin sebebi de iki farklı gramer biriminin kendi özel anlamlarını devam ettirmekle birlikte birleşip kaynaşma yoluyla yeni bir kavrama karşılık olmalarındandır.” (Prof. Dr. Zeynep Korkmaz)

» Tek başlarına da kullanılabilirler

  • Elbise üzerime oldu.
  • Bu elbise elli milyon eder.

» İsimlerle ve asıl fiillerle birleşirler:

  • sabretmek, kaybolmak, yardım etmek, iyi olmak, arz etmek, mutlu kılmak, hoş eylemek;
  • gelebilmek, gidedurmak, düşeyazmak, söylenegelmek…

* Yardımcı fiillerle yapılan fiillere birleşik fiil denir. Bunların bir kısmı ayrı, bir kısmı bitişik yazılır. (Ses düşmesi ya da türemesi olur ise birleşik yazılır.) Her iki durumda da çekim ekleri en sona getirilir. 

  • sabrettim, kayboldu, yardım ediyor, iyi olsun, arz et, mutlu kıldı, hoş eyledi;
  • gelebilir, gidedur, düşeyazdım, söylenegelmiştir…

Ayrıca bakınız:

FİİLLER (EYLEMLER)

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu