Şiir İnceleme Yöntemi-Planı

Şiir İnceleme Yöntemi – Şiir İnceleme Planı

Şiir İnceleme Yöntemi

Şiir İnceleme Yöntemi” konusu ile ilgili MEB Türk Dili ve Edebiyatı Dersi Öğretim Programı’ndaki kazanımlar şunlardır:

OKUMA (METNİ ANLAMA VE ÇÖZÜMLEME)

 ŞİİR:

1. Metinde geçen kelime ve kelime gruplarının anlamlarını tespit eder.
2. Şiirin temasını belirler.
3. Şiirde ahengi sağlayan özellikleri/unsurları belirler.
4. Şiirin nazım biçimini ve nazım türünü tespit eder.
5. Şiirdeki mazmun, imge ve edebî sanatları belirleyerek bunların anlama katkısını değerlendirir.
6. Şiirde söyleyici ile hitap edilen kişi/varlık arasındaki ilişkiyi belirler.
7. Şiirde millî, manevi ve evrensel değerler ile sosyal, siyasi, tarihî ve mitolojik ögeleri belirler.
8. Şiirde edebiyat, sanat ve fikir akımlarının/anlayışlarının yansımalarını değerlendirir.
9. Şiiri yorumlar.
10. Şair ile şiir arasındaki ilişkiyi değerlendirir.
11. Türün/biçimin ve dönemin/akımın diğer önemli yazarlarını ve eserlerini sıralar.
12. Metinden hareketle dil bilgisi çalışmaları yapar.
13. Metinler arası karşılaştırmalar yapar.

ŞİİR İNCELEME YÖNTEMİ

Şiir inceleme yöntemine göre bir şiir incelenirken;

  • zihniyet,
  • yapı,
  • tema,
  • şiir dili,
  • ahenk (ses ve ritim),
  • gerçeklik ve anlam,
  • şiir ve gelenek,
  • yorum,
  • metin ve şair

sırası gözetilir.

1- Şiirde Zihniyet

Şiirdeki zihniyetin belirlenmesinde aşağıdaki hususlara dikkat edilir:

  • “Zihniyet” terimi ile bir dönemdeki sosyal, siyasi, idari, adli, askerî, dinî güçlerin, sivil toplum örgütlerinin, ticari hayatın, eğitim etkinliklerinin birlikte oluşturdukları duygu, anlayış ve zevk bütününün kastedildiği belirtilir. Ancak bu zevk ve anlayışın kendini meydana getiren unsurlardan herhangi birine indirgenemeyeceği vurgulanır.
  • Şiirin yazıldığı dönemdeki hâkim zihniyet üzerinde durulur.
  • Şiirin yazıldığı dönemdeki tartışılan sanat anlayışlarının değerlendirilmesi yapılırken metindeki ifade biçimlerinden, kelime gruplarından, işlenen temadan hareketle dönemin sanat anlayışı araştırılır; araştırma sonucunda getirilen metinlerin önce okunması sağlanır, metinden hareketle metinde dikkat çeken ifadeler üzerinde birlikte düşünülür ve ortak paydanın ne olduğu öğrencilerle birlikte belirlenir.
  • Dönemin kültür ve sanat hayatıyla şair arasındaki ilişki açıklanır.

Etkinlik Örnekleri:

Öğrencilere önceden dönemin zihniyetini, belirgin ve kabul edilmiş sanat zevki ve anlayışını, aynı konu ve temada farklı dönemlerde yazılmış metinlerden hareketle araştırmaları ödev olarak verilir. Bu ödevlerden bazıları okutturulur. Gruplara ayrılmış öğrencilerin dönemin zihniyeti, sanat anlayışı, sosyal ve kültür hayatına ait özellikleri tartışarak maddeler hâlinde yazmaları istenir. Bu, bir ön hazırlıktır. İkili veya üçlü öğrenci gruplarının seçilen şiir parçalarında zihniyetle ilgili hangi kelime, kavram, söyleyişlerin bulunduğunu belirlemeleri önerilir. On dakika sonra öğrencilerin saptamaları tartışılarak tahtaya yazılır. Sanat metniyle dönemin zihniyeti arasındaki ilişkiyi konu alan kısa bir yazı yazdırılır.

2- Şiirde Ahenk

Şiirin ölçüsü, uyağı, redifi, asonans, aliterasyon, gibi ses tekrarları ahengi oluşturan unsurlardır.

[!] Şiirde ahengi belirleyen ögeler belirlenirken aşağıdaki hususlara dikkat edilir:

  • Ahengin, ses akışı, söyleyiş, ölçü ve her türlü ses benzerliğiyle sağlandığı vurgulanır.
  • Şiirdeki ses akışının ve söyleyiş tarzının belirlenmesi sağlanır. Buna yönelik olarak aşk, kahramanlık gibi farklı temalarda şiirler okutularak söyleyiş tarzı sezdirilir. Bu şiirlerde ahengi sağlayan unsurlar, grup oluşturan öğrencilere buldurulur.
  • Şiirde ritmin önemi ve ritmin nasıl sağlandığı açıklanır.
  • Şiirdeki kafiye, redif, iç kafiye ve aliterasyon, asonans gibi ses benzerliklerinin işlevi açıklanır.
  • Her şairin şiirde ele aldığı temaya göre bir söyleyiciye vücut verdiği üzerinde durulur. Şiirde konuşanın şair olmadığı, şiirde söyleyicinin sesini ve söyleyişini hissettirdiği vurgulanır.
  • Şiir diliyle ilişkilendirilir. Şiirde kelimelerin kazandığı yeni anlamlar belirlenir. Bu yer anlamların nasıl ilişkilendirildiği üzerinde durulur.

3- Şiir Dili

Şairlerin süslü ya da süzsüz (sade), duru ya da karmaşık anlatımları şiir dilini oluşturur. Edebi sanatlar şiirin estetiğini artırır.

Bu kazanımın işlenişinde aşağıdaki hususlara dikkat edilir:

  • Öğrenci gruplarının bir paragraflık düz yazı ile kısa bir şiir parçasını dil bakımından karşılaştırmaları sağlanır. Farklılıklar belirlenir.
  • Şiir dilinin doğal dilden farklılığı ve şiirde doğal dilden nasıl yararlanıldığı örneklerle açıklanır.
  • Dil göstergelerinin sayılı olduğu, insan hayali ve düşüncesinin sınırlı olmadığı hatırlatılır.
  • Sınırlı olanla sınırsızı ifade etme arzusunun imgelerin ortaya çıkış sebebi olarak alınabileceği belirtilir.
  • Bilinen, tanınan, her gün birlikte olunan insanları ve durumları anlatmak için imgeye başvurulmadığı, ancak yeni karşılaşılan bir durumu, görünümü anlatmak için yeni söyleyişe ve dolayısıyla imgeye başvurulduğu belirtilir.
  • Şiir dilinin imgeye dayandığı fark ettirilir.
  • Şiirde imgenin soyut düşünme ve hissetmeyle ilişkisi açıklanır.
  • Söz sanatlarının, imgelerin oluşumundaki önemi belirtilir. İmgelerle söz sanatları arasındaki ilişki üzerinde durulur.
  • Çağrışımın, kelimelerin kendi anlamları dışında kullanılarak şiirde kazandıkları anlam değerleri olduğu vurgulanır. Bu anlam değerlerinde söyleyişin ve sesin de rolü olabileceği üzerinde durulur. Şiirde kelime ve kelime gruplarının kendi anlamları dışında kullanılma nedeni açıklanır.

4- Şiirde Yapı

Bu kazanımın işlenişinde;

  • Şiiri oluşturan birimlerin, bir tema etrafında bir düzen dâhilinde birleştiği anlam ve ses kaynaşmasından oluşan bu birimlere, beyit, bent, kıt’a, şiir cümleleri dendiği ve bunların şiir metnini meydana getirdiği belirtilir. Şiirin yapısı ile nazım şekli olarak bilinen husus arasındaki ilişki açıklanır.
  • Çeşitli dönemlere ait şiirler yapı bakımından karşılaştırılır.

[!] Şiirin yapısının çözümlenmesinde;

  • Şiirin, ses ve anlam kaynaşmasından oluşan birimlerden meydana geldiği,
  • Bu birimlerin nasıl birleştiği,
  • Temanın, şiirdeki birimlerin birleşmesindeki etkisi,
  • Her şiirin kendisine özgü bir yapısı olduğu,
  • Şiirde yapıyı oluşturan birimlerin işlevleri,
  • Şiirin; yapısı, dili, anlam ve ahengiyle bir bütün olduğu örneklerle açıklanır.

Nazım şekilleri ve nazım türleri şiirin yapısını oluşturur.

* Nazım: Duygu ve düşüncelerin ölçülü ve uyaklı bir biçimde ifade edilmesidir.

a) Nazım türü: Şiirlerde işlenilen konu ve temaya göre şiirlerin aldığı adlardır.

b) Nazım şekli/biçimi: Şiirlerin ölçü, nazım birimi, aheng özelliklerine göre aldığı adlardır.

Etkinlik Örnekleri:

  • Öğrenciler günümüzden geriye doğru giderek çeşitli dönemlere ait şiirleri getirirler. Getirilen bu şiirlerden örnekler seçilerek şiirler sınıfta okutulur. Okunan bu şiirlerde şiirin bazı birimlerinin iki mısra, bazısının ikiden fazla oluşunun üzerinde öğrencilerin tartışmaları sağlanır. Öğrenciler, canlı varlıkların; bir eşyanın ve mimari eserlerin farklı görünüşlerinin sebeplerini tartışırlar. Öğrenciler, her eseri meydana getiren küçük birimler olup olmadığını belirlerler. Mimari eserlerde birimlerin nasıl birleştiğini araştırırlar. Şiiri oluşturan birimlere ne dendiği sezdirilir.
  • Öğrenciler, farklı dönemlerden seçilmiş şiirleri yapı bakımından karşılaştırırlar.

5- Şiirde Tema

Şiirde birimleri birbirine bağlayan anlam bütünlüğü sağlayan temel öğe temadır.

!] Temanın belirlenmesinde aşağıdaki hususlara dikkat edilir:

  • Şiiri oluşturan birimlerin bir tema etrafında birleştiği, bu birimlerin ortak paydasının en kısa ifadesine şiirin teması adı verildiği belirtilir.
  • Temanın soyut bir kavram veya düşünce olarak eser dışında da var olduğu, metinde somutlaşan temaya da “konu” denildiği vurgulanır.

6- Şiirde Gerçeklik ve Anlam

Şairler edebiyatın konusu olan (insan doğa ve yaşam) alırlar ve bunların ifade ediliş biçimi şiirde kullandıkları zaman, gerçeklik birbirinden farklıdır. Şair herkesin gördüğü bir gerçeği değişik şekil ve boyutlarda anlatılır. (benzetmeler, mecazlar, söz sanatlarından faydalanılarak)

] Şiirin gerçeklikle ilişkisi sorgulanırken;

  • Şiirdeki gerçeklikte sezginin, duyuşun, tasarımın, izlenimin rolü üzerinde durulur.
  • Şiirde gerçekliğin nasıl yorumlandığı ve değiştirildiği vurgulanır.
  • Şiirde gerçek ve gerçekliğin somut algılayışla sınırlı olmadığı açıklanır.
  • Şiire özgü gerçeklikle, yaşanan gerçeklik arasındaki farklılık ve ilişki üzerinde durulur.
  • Şiir gerçekliğinin özellikleri belirtilir. Şiirde gerçekliğin bireyin yalnızca yaşadıklarıyla değil; sezgileri, tasarımları ve izlenimleriyle de ilgili olduğu açıklanır.
  • Şiirdeki gerçekliğin şiire özgü olduğunu açıklanır. Şiirin yaşanan ve tasavvur edilen gerçekliği yorumlayarak değiştirdiği ve yoğunlaştırdığı vurgulanır.

7- Şiir ve Gelenek

Şairlerin yaşadıkları dönemdeki geleneği şiirlerine yansıtmalarıdır. Ritim, aheng unsurları, ölçü, konu, tema, zihniyet aynı olsada farklı dönemlerde yaşayan şairlerin şiirlerinde kullanılan imgeler, semboller, birbirlerinden farklı olur.

[!] Şiir geleneğinin daha önce yaşamış şairlerin eserleriyle oluştuğu ve geleneği oluşturan metinler arasında ilişkiler olduğu vurgulanır. Her dilin kendi şiir geleneğini tarihî akış içinde oluşturduğu belirtilir.

[!] Divan şiiri, halk şiiri, modern şiir, serbest şiir, saf şiir vb. şiir anlayışlarından söz edilir.

8- Şiir ve Yorum

Şairin ne anlatmak istediğini anlamaya yorum denir. Bir şiiri doğru yorumlayabilmemiz için şairin hayatını edebi kişiliğini (zihniyetini, geleneğini…) iyi bilmemiz ve şiir üzerinde doğru düşünebilmemiz gerekir.

[!] Şiirin yorumlanmasında aşağıdaki hususlar dikkate alınır:

  • Anlam ile yorum arasındaki ilişki belirlenir.
  • Şiirin yapısı, anlatımı ve teması birbiriyle ilişkilendirilir.
  • Şiirde açıkça dile getirilmiş olanlarla, açıkça ifade edilmemiş olanlar anlam çevresinde ilişkilendirilir.
  • Şairin şiire yüklediği anlam ile metnin sezdirdiği anlam değeri arasındaki ilişki açıklanır.
  • Şiirin her okunduğunda yeni anlam değerleri kazandığı örneklerle açıklanır.
  • Şiirin okuyucunun kültürüne, anlayışına, zevkine, içinde bulunduğu duruma ve psikolojik hâline göre yeni anlam değerleri kazandığı vurgulanır.
  • Metin incelemesinde şiirde bulunan yeni ve farklı anlamların kaynaklarının belirtilme zorunluluğu vurgulanır.
  • Şiirde her parçanın bütün içinde anlamlandırılması sağlanarak şiirdeki bütün-parça, parça-bütün ilişkisi dil, yapı ve anlam yönünden değerlendirilir.

9. Metin ve Şair

[!] Şairin hayat hikâyesi başta olmak üzere bilinen özellikleriyle şiir arasında ilişki kurulur. (kazanım no 26)

Not: Yukarıdaki içerikle ilgili ayrıntılı bilgilere konu başlıkları üzerinden ulaşabilirsiniz.

ŞİİR İNCELEME PLANI

Özellikle lise ve ortaokul düzeyindeki öğrenciler aşağıdaki plana göre şiir incelemesi yapabilirler.

A. ŞİİRİN BİÇİM YÖNÜNDEN İNCELENMESİ

1. Nazım biriminin (dörtlük, beyit) belirtilmesi
2. Kaç dörtlükten veya kaç beyitten oluştuğunun belirtilmesi
3. Şiirin ölçüsünün ve duraklarının belirtilmesi
4. Kafiye (kafiye çeşitleri belirtilecek) ve rediflerin gösterilmesi
5. Kafiye şemasının gösterilmesi

B. ŞİİRİN İÇERİK YÖNÜNDEN İNCELENMESİ

1. Anlamı bilinmeyen kelimeler ve deyimlerin açıklanması
2. Şiirin bölümler halinde açıklanması (kıta, dörtlük, beyit)
3. Şiirin ana duygusunun (tema) belirtilmesi
4. Şiirin dil ve anlatım özelliklerinin açıklanması
5. Şiirin türü hakkında bilgiler verilmesi

C. ŞAİRİN HAYATI, SANATI VE ESERLERİ HAKKINDA BİLGİLER

D. FAYDALANILAN KAYNAKLAR

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu