Tanzimat I. ve II. Dönem Edebiyatının Genel Özellikleri

Tanzimat I. ve II. Dönem Edebiyatının Genel Özellikleri

Tanzimat Edebiyatı Genel Özellikleri

Tanzimat I. ve II. Dönem Edebiyatının (temsilcileri, sanat anlayışları, hikâye, roman, tiyatro, şiir, eleştiri, hatıra, makale, gezi) Genel Özellikleri

Tanzimat Dönemi Sanatçıları

I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI (1860-1876)

TEMSİLCİLERİ

SANAT ANLAYIŞLARI-KİŞİLİKLERİ

  • Sanat, toplum içindir.
  • Sanatçılar idealist insanlardır. Edebiyattaki yenilikleri topluma benimsetme çabası içindedirler.
  • En önemli amaçları toplumu bilinçlendirmektir.
  • Edebiyatı Batılılaşma yolunda bir araç olarak görürler.
  • Güzellik kavramını ikinci plana atarak faydaya ve ideale yöneldiler.
  • Hareketli, heyecanlı bir kişiliğe sahiptirler.

ŞİİR

  • Şiirin biçiminden çok içeriği ile ilgilendiler.
  • Hece ölçüsünü kullanmanın gerekli olduğu fikri savunulsa da divan şiiri nazım şekilleri aynen devam etti, şiirin yalnızca içeriğinde yenilikler oldu.
  • Vatan, hürriyet, adalet gibi kavramlar şiirde dile getirildi.
  • Şiir dilinde sadeleşme savunuldu ancak tam manasıyla uygulanamadı. Şiir dili ağırdır.
  • Şiiri kendi fikirlerini açıklamak ve yaymak için bir araç olarak gördüler. Şiire ideolojik yaklaştılar.
  • Sanatsal üsluba, süslü anlatıma önem vermediler.
  • Kafiye göz içindir.” anlayışına sahiptirler.
  • Aydınlanma dönemi düşünürlerinden Voltaire, J. J. Rousseau ve Montesguieu’dan etkilendiler.

HİKÂYE (ÖYKÜ)

  • İlk öykü örneklerini Ahmet Mithat Efendi yazdı. (Letaif-i Rivayet, Kıssadan Hisse) Bu ilk öykü denemelerinde yazar topluluk önünde konuşan bir meddah gibidir.
  • Çok sayıda öykü çevirisi yapıldı.
  • Öykülerde roman diline nazaran daha sade bir dil kullanıldı.
  • Yazar, konunun akışını durdurup okuyucuyu aydınlatmaktadır. Bu durum öykü tekniğine aykırıdır.
  • İyi-kötü, güzel-çirkin çatışması, yanlış evlilikler, esaret, kadın erkek ilişkileri gibi konular işlendi.
  • Öykülerde romantizmin etkisi görülür.

ROMAN

  • Dönemin ilk roman denemelerinde acemi bir teknik olması dikkat çeker.
  • Romanlarda toplumun sorunları, insanın arayışları ve idealleri konu olarak seçildi.
  • Roman dili şiir diline göre daha sadedir.
  • Roman karakterleri idealize edilmiş kişilerdir.
  • Özellikle Ahmet Mithat Efendi romanlarında konunun akışını durdurup okuyucuya seslenerek roman tekniğine aykırı davrandı.
  • Romanlarda yanlış Batılılaşma, Doğu-Batı kültürlerinin çatışması, töreler, evlilik, aşk, kadınların esareti, kölelik gibi konulara ağırlık verildi.
  • Romanlarda romantizmin etkisi vardır.
  • Olaylar genellikle İstanbul’da geçer.

MAKALE

  • Makale yazıları gazetecilikle başladı.
  • Genellikle edebiyat, sanat, şiir konuları ele alındı.
  • Şinasi ve Namık Kemal makale türünde eserler yazmışlardır.
  • Makalelerde ağır ve yoğun bir anlatım sergilendi.

ELEŞTİRİ

  • Eleştiri türünün ilk örneklerinde sanat ve edebiyat konulan ele alındı.
  • Namık Kemal in Ziya Paşa yı eleştirdiği “Tahrib-i Harabat” adlı eseri modern eleştiri türünün ilk örneği oldu. Yapılan eleştirilerin temelinde eski-yeni mücadelesi yatmaktadır.
  • Ağır bir dil, ciddi bir üslup kullanıldı.

HATIRA (ANI)

  • Anı yazıları sanatçıların yurtdışı ziyaretleri ya da sürgün yerlerinde yaşadıklarından oluşur.
  • Namık Kemal in “Magosa Hatıraları” ve Ziya Paşanın “Defter-i Amal” eserleri bu türün ilk önemli örneklerindendir.

TİYATRO

  • İlk tiyatro örnekleri Şinasi ve Ahmet Vefik Paşa tarafından yapılan çeviri eserlerdir.
  • Batılı ilk tiyatro eseri Şinasi’nin “Şair Evlenmesi” adlı eseridir.
  • Tiyatro eserlerinde günlük konuşma diline yakın, sade bir dil kullanıldı.
  • Vatan sevgisi, aile, gelenek ve görenekler, tarihi olaylar oyunlarda tercih edilen başlıca temalardır.
  • Tiyatro eserleri oynanmak için yazıldı, ancak teknik bakımından yetersiz olmaları ve Osmanlı toplumunda tiyatro kültürünün henüz yerleşmemiş olması nedeniyle bu oyunların birçoğu sahnelenmedi.
  • Oyunlarda klasisizm ve romantizmin etkileri vardır.
  • Sanatçılar tiyatro ile halkı eğitmeyi amaçladılar.

GEZİ

  • Gezi yazıları gerçekçi ve yalın bir dille yazıldı.
  • Ahmet Mithat Efendi nin “Avrupa’da Bir Cevelan” adlı eseri Batılı anlayışla yazılan ilk gezi yazısıdır.
  • Namık Kemal ve Ziya Paşa da gezi yazıları yazmıştır.

II. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI (1876-1895)

TEMSİLCİLERİ

SANAT ANLAYIŞLARI-KİŞİLİKLERİ

  • Sanat, sanat içindir.
  • Sanatı bir güzellik yaratma çabası olarak görürler.
  • Edebiyatın amacı yönlendirmek değil, güzel olanı güzel biçimde sunmaktır.
  • Toplumsal konulara ilgisiz kalırlar.
  • Sanatta faydalı olanı değil, estetik olanı amaç edinirler.
  • İçli, duygusal bir havaları vardır. Bu yönden Serveti fünun için ilham kaynağı olurlar.
  • Sanatçı kişilikleri birinci döneme göre daha güçlüdür.

ŞİİR

  • Sanat anlayışlarına paralel olarak şiirde bireysel duyarlılıklara ağırlık verdiler.
  • Sanat anlayışındaki bu değişimin nedeni sanatçılar üzerinde siyasi baskıların artmasıdır.
  • Recaizade Mahmut Ekrem “Güzel olan her şey şiirin konusu olabilir.” sözüyle şiirde asıl amacın sanatsal güzellik olduğunu ortaya koydu.
  • Şiir dili birinci dönem şiirine oranla daha ağır, süslü ve sanatlıdır.
  • Beyitler arasında konu bütünlüğüne önem verildi. Başta ölüm olmak üzere soyut konulara ağırlık verdiler.
  • Kafiye kulak içindir.” anlayışına sahiptirler. Kelimelerin ses özelliklerine ve ahengine önem verdiler.
  • Divan şiirinin klasik nazım biçimleri bırakıldı, yeni nazım şekilleri tercih edildi.

HİKÂYE (ÖYKÜ)

  • Bu dönem sanatçılarının öykü türündeki temsilcisi Samipaşazade Sezai’dir.
  • Öyküde romantizmden realizme geçiş başladı.
  • Öykü tekniği birinci döneme oranla daha başarılıdır.
  • Bu kuşağın sanat anlayışının aksine öyküde biraz daha toplumsal konulara yer verilmiştir.
  • Öykü dili de tıpkı şiir ve roman dili gibi ağırdır.

ROMAN

  • Roman türünde romantizmin etkisi bitti, romancılar realizme yöneldi.
  • İlk realist roman yazıldı.
  • Romanda bireysel duyarlılıklar ele alındı, toplumsal konulardan uzak duruldu.
  • Roman dili birinci dönem sanatçılarına göre daha ağırdır.
  • Roman, teknik olarak daha nitelikli bir seviyeye geldi.
  • Romanda aşk, yalnızlık, yanlış Batılılaşmanın getirdiği üzücü, düşündürücü ve komik durumlar anlatıldı.
  • Roman kişileri göre daha gerçekçidir. Başkarakterler genellikle zengin ve seçkin insanlardır ancak toplumun çeşitli kesiminden kişilere de yer verilir.

MAKALE

  • Gazetelerin çoğu kapatıldığından sanatçılar için makale yazma koşulları da zorlaştı.
  • Rezaizade Mahmut Ekrem yeni edebiyat anlayışını savunduğu makaleler yazdı. Bu düşüncelerini “Talim-i Edebiyat” adlı eserinde daha sistemli olarak dile getirdi. (Bu eser Servetifünun edebiyatı için temel kaynak olacaktır.)

ELEŞTİRİ

  • “Rezaizade Mahmut Ekrem “Zemzeme” adlı eserinde yeni edebiyatı savunur, eski edebiyatı eleştirir. Bunun üzerine Muallim Naci “Demdeme” eserini yazar ve eski edebiyatı savunur, yeni edebiyatı eleştirir.
  • Eleştiriler genellikle sanat ve edebiyat merkezinde olup eski-yeni çatışması biçimindedir.

HATIRA (ANI)

  • Hatıra (anı) türünde en önemli eser Muallim Naci’nin “Ömer’in Çocukluğu‘ adlı eseridir.

TİYATRO

  • Tanzimat birinci dönem sanatçıları tiyatroyu bir propaganda aracı olarak kullanmasının ardından tiyatroculara siyasi baskılar arttı. Artan baskılar nedeniyle ikinci dönem sanatçıları arasında bireysel konular tercih edildi.
  • Tiyatro türünde az sayıda eser yazıldı.
  • Yazılan oyunlar sahnelenmek için değil, okunmak için yazıldı.
  • Ağır, süslü ve şairane bir dil kullanıldı.
  • Abdülhak Hamit Tarhan manzum tiyatrolar yazdı.
  • Oyunlarda aşk, yalnızlık, ayrılık, insanın kendini araması gibi konular işlendi.
  • Recaizade Mahmut Ekrem’in “Çok Bilen Çok Yanılır” adlı oyunu dönemin tiyatro anlayışının aksine sade bir dille yazıldı, toplumdaki töre meselesini mizahi bir yaklaşımla ele aldı.
  • Oyunlarda romantizmin etkisi hakimdir.

GEZİ

  • Direktör Ali Bey gezi yazıları yazmıştır.

TANZİMAT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI (1860 – 1896)

Benzer İçerikler:

İlginizi Çekebilir:
Kapalı
Başa dön tuşu