Adaptasyon (Uyarlama) Nedir?

Adaptasyon (Uyarlama) Nedir? Özellikleri

Adaptasyon (Uyarlama) Nedir?

Adaptasyon: Yabancı bir yapıtı yer adlarına, kişi adlarına, gelenek ve göreneklerine varıncaya değin değiştirerek yerli veya ulusal hayatın renklerine, göreneklerine, âdetlerine uydurarak çevirme işi .eş. Uyarlama, Adapte, Nakil.

Çoğunlukla tiyatro oyunları için bu yola başvurulmuştur. Çevirmen toplumca yadırganmaması için olayı, durumu kendi toplumuna uyarlar; halkının dilindeki deyimleri kullanır, gelenek ve göreneklerine aykırı olan durumları çıkartır veya değiştirir. Edebiyatımızda, özellikle Tanzi­mat döneminde bu yola çokça başvurulmuştur.

Batılı anlamda tiyatronun, yazarlarımızca yeni öğrenilmiş olması, konusunu yaşanan hayattan alan tiyatronun geçerli olan ahlak anlayışı, gele­nek ve göreneklerce kısıtlanması, oyun yazarla­rının tiyatroyu halka sevdirmeye çalışmaları gibi nedenler bu durumu hazırlar.

Edebiyatımızda ilk başarılı örneklerini Tanzimat edebiyatı yazarı Ahmet Vefik Paşa, Fransız yazar Moliere’den yaptığı tiyatro türünde uyarlamalarla verdi.

Detaylı Bilgi:

Adapte, Adaptasyon (Fr. Eski dilde: Tatbik). 1. Başka bir dilden aktarılan ese­rin kişi ve yer adlarını, yaşayış kurallarını aktarıldığı dilin konuşulduğu ülkeye göre değiştirerek uygulamak; 2. Bir eseri, türünden başka bir türe çevirmek, romandan oyun, oyundan opera çıkarmak gibi.

Adapte çok eski çağlardan beri başvurulan bir türdür. Eski Roma yazarlarından bazıları, eserlerini eski Yunan yazarlarından adapte etmişlerdir. Batı edebiyatı ve sanatında da, Goethe ve Shakespeare gibi büyük yazarlar bile adapteye başvurmuş, ancak eserlerine kendi dehalarını büyük ölçüde katmışlardır. Bir türden ötekine aktarma için, Goethe’nin Faust’u ile P. Merimee’nin Carmen’i gösterilebilir. Bu ikisinden ilki roman, ikincisi manzum oyundur; her iki­si de (Bizet ve Gound tarafından) opera­ya uygulanmıştır.

Adnan Saygun’un, halk hikayesinden (libretto: Selahattin Batu) operaya uyguladığı Kerem’i, Türkiye’de bir türden diğerine aktarmaya örnek olarak göste­rilebilir. Halit Ziya Uşaklıgil’in Ferdi ve Şürekası romanı, Mehmet Rauf eliyle oyunlaştırılmıştır. Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu adlı romanını Necati Cu­malı, Değirmen’ini ise (Sarıpınar 1914 adı ile) Turgut Özakman tiyatroya uygulamışlardır.

Türkiye’de roman, hikaye ve oyunların sinemaya geniş ölçüde tatbik edildiği biliniyor. Mehmet Rauf’un Pençe adlı oyunu (1917) ile Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Mürebbiye romanı (1919) sinemaya ilk aktarılan eserlerdir.

Türk tiyatrosunda adapte

Türkiye’de adapte daha çok tiyatro alanında görülür. Adaptasyon, Tanzimat, Meşrutiyet ve hatta Cumhuriyetin ilk devrinde yaygın bir türdür. Nakl, tatbik, tertib, iktibas, tertiben tercüme, tatbiken nakl ve son olarak da uyarlama bu türü ifade eden terimler olarak kullanılmıştır.

İlk Batı benzeri tiyatro eserleri çoğunlukla sahne tekniği yönünden zayıftı. Bu yüzden Şinasi ve Namık Kemal’le baş­layan telif oyunlar çığırı fazla tesirli olamamıştır. Bu yıllarda Ali Bey, Ahmet Vefik Paşa, Teodor Kasap… tarafından ekseriya Fransızcadan yapılan adapteler büyük ilgi görmüşler ve başarı kazanmışlardır. Tiyatro denilince bu adapte eserler hatırlanır olmuştur. (1920 de yapılan bir soruşturmada, Darülbedayi’nin oyna­dığı eserler arasında en çok ilgi çekenlerin adapte eserler olduğu ve telif eserlerin en sonlarda yer aldığı anlaşılmıştır.) Hatta telif tiyatro eseri yazmak arzusunu yenemiyenler (Abdülhak Hamit gibi) yazdıkları sahne dili ve tekniği çok zayıf eserleri oynanmak için değil, okunmak için yazdıklarını ifade etmişlerdir.

Çok başarılı adapte eserler yanında, yer ve şahıs adlarının değiştirilip tercüme suretiyle meydana getirilen, olay, gelenek, duyuş ve düşünüş bakımından tamamen yabancı eserler de oldukça fazladır. Adapte oyunlar uzun süre sahneleri işgal edercesine doldurduktan sonra, 1920’lere doğru bu konuda tartışmaların açıl­dığı görülmektedir.

Fuat Köprülü’nün Büyük mecmua’da yayımlanan «Adaptasyon merakı» adlı yazısında adaptenin Türk tiyatrosuna kazandırdıkları ve kaybettirdikleri açık bir şekilde ortaya konulmuştur. F. K öprülü’ye göre, adapte eserler sahne tekniği bakımından telif eserlerden daha başarılı olmakla beraber, adapte edildikleri çevre ile milli çevremizin ayrılıklarından doğan yanlışlıklar bir yana, milli bir tiyatro edebiyatının doğmasına da mani olmuştur. Bu yüzden yanlışları ve noksanları olsa da telif eserlerin çoğalmasına çalışılmalı, hatta adapte eserlerden tamamen vazgeçip, onların yerine ter­cüme eserler sahnelenmelidir. Köprülü’nün özetlediğimiz fikirleri, devrin edebiyat ve fikir çevrelerinde müspet karşılanmış, savunulmuştur. Ancak adaptecilik 1940’lara kadar ağır basmaya devam etmiştir.

Tanzimattan günümüze adapte tiyatro eserlerinin listesi hayli kabarık bir top­lama ulaşmaktadır. Tanzimat döneminde eserleri adapte edilen en gözde yazar Fransız komedi yazarı Moliere’dir. Moliere’nin bazı eserleri tercümeleri de olduğu halde birden fazla adapte edilmiştir. Les Fourberies de Scapin; Dekbazlık (Ahmed Vefik Paşa), Ayyar Hamza (Äli Bey), George Dandin; Yorgaki Dandini (Ahmed Vefik Paşa), Tosun Ağa (Teo­dor Kasap), Kıskanç herif (adapte eden bilinmiyor), Avare; Azarya (Ahmed Ve­fik Paşa), Pinti Hamid (Teodor Kasap) gibi.

Tanzimattan günümüze bazı adapte tiyatro eserleri:

  • Acemi Çaylaklar, R. Coolus—Mennequin/Hüseyin Suad;
  • Aday Adayı, M. Jean/Nahit S. Bilga;
  • Alev, H. Kistemaeckers/A. Süha Delilbaşı;
  • Alo Orası Tımarhane mi?, J. G uitton/İ. Galip Arcan;
  • Aman Hanım Sus!, A. France/Selämi İzzet Sedes, Selim Nüzhet Gerçek;
  • Amcabey, P. Gault/Mehmed Rauf;
  • Arapça Değil mi, T. Bernard/R. N. Güntekin,;
  • Aşk Çorbası, J. Letraas/Zihni Küçümen;
  • Aşk Memuru, L. V erneuil/Burhan Felek;
  • Bahar Hastalığı, G. Feydeau/R. N. Güntekin-Hayrettin Tevfik;
  • Bir Çiçek İki Böcek, R. de Flers-Caillavet/Tahsin Nahit;
  • Bir Donanma Gecesi, A. Savoir/ Reşat Nuri;
  • 1 + 1 = 1, G. Feydeau/Mahmut Yesari;
  • Bir Macera, L. Tolstoy/Ertuğrul Muhsin;
  • Ceza Kanunu, G. C ourteline/İbnürrefik A. Nuri;
  • Çifte Keramet, T. Ber nard/Reşat Nuri;
  • Dokuzuncu, F. Gaudera/İbnürrefik A. Nuri;
  • Eller Aya Biz Yaya, J. de Letraz/Ahmet Üstel;
  • Fare, E. Pailleron/Halit Ziya;
  • Fürüzan, A. Dumas/Halit Ziya;
  • Hisse-i Şayia, D. Riche/İbnürrefik A. Nuri;
  • Hortlak, E. Zola/Mahmut Yesari;
  • İlk Göz Ağrısı, P. H ervieux/Faruk Nafiz;
  • Karım Gene Do­ğurdu, M. Pertme/Ülkü Tamer;
  • Merhametten Maraz, R. Fauchois/Mahmut Ye­sari;
  • Mütehakkim, H. Clerc/Halit Fahri;
  • Müsin Onbaşı, Dum aoir-D ennery/Şemseddin Sami;
  • Odalık, Maupassant/İ. A. Nuri;
  • Rakibe, H. Kistem aeckers/Tahsin Nahid;
  • Uçurum, H. Kistem aeckers/Muhsin Ertuğrul;
  • Üçüzler, M. Hennequin/Selami İzzet…

Türk tiyatrosunda adaptasyon türünü en başarılı şekilde gerçekleştirenler, Ahmet Vefik Paşa, Ali Bey ve Ahmed Nuri Sekizinci’dir.

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu