Basit Cümle Nedir?

Basit Cümle Nedir? Basit Cümlenin Özellikleri, Örnekleri

Basit cümle; kuruluşunda tek yüklem bulunan, tek yargı bildiren cümledir.

Basit cümlede tek bir yargı bulunur, bu yargıyı sonuca bağlayan tek yüklem vardır. Bu yüklem de ya çekimli bir fiildir ya da ek fiil almış isim ya da isim gibi kullanılan bir kelime grubudur.

Basit cümlede cümlenin yapısını belirleyen, cümledeki kelimelerin veya kelime gruplarının sayısı değil bunların tek bir yükleme bağlanmış olmalarıdır. Bu bakımdan bir cümle içinde ne kadar kelime grubu bulunursa bulunsun eğer cümle tek bir yükleme sahipse, yani yargı tek bir yüklemle sağlanıyorsa, o cümle basit cümledir.

Basit yapılı cümleler bir düşünceyi, bir isteği, bir duyguyu dile getirir ve bağımsız yargılar ortaya koyar:

  • Bütün kötülüklerin anası cehalettir.
  • Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. (Atasözü)
  • Komşu hakkı Tanrı hakkıdır. (Atasözü)
  • İki karpuz bir koltuğa sığmaz. (Atasözü)
  • Benim sadık yarim kara topraktır. (Âşık Veysel Şatıroglu)

Bu örneklerde yer alan cümlelerin hepsi, tek bir yargı bildirdikleri için basit cümledir. Bu örneklerden “çıkarır” ve yüklemleri, yargı bildiren öğeler olup çekimli birer fiildir. “ Cehalettir “, “Tanrı hakkıdır”, “kara topraktır” kelime ve kelime grupları ise ek fiil alarak yargı bildiren öğelerdir.

  • Eviniz kutu gibi küçücük bir evdi.
  • Sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi. (Ahmet Muhip Dıranas)

Yukarıdaki dizelerde yer alan cümleler tek bir yargı bildirmektedir; o bakımdan bunlar da birer basit cümledir. Bu cümlelerde yargı ek fiille sağlanmıştır.

Cümlelerin yapılarını inceleyelim;

Örnek:

» Eviniz kutu gibi küçücük bir evdi.

  • kutu gibi küçücük bir evdi : Yüklem
  • eviniz : Özne

Kelime grupları:

  • eviniz: iyelik grubu (Tamlayanı düşmüş [sizin] eviniz)
  • kutu gibi küçücük bir ev: Sıfat tamlaması
  • kutu gibi: Edat grubu (Sıfat işleviyle kullanılmıştır.)
  • küçücük bir ev: Sıfat tamlaması
  • bir ev: Sıfat tamlaması

Örnek:

» Sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi.

  • sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi : Yüklem
  • o (eviniz) : Gizli özne

Kelime grupları:

  • sarmaşıklarla balkonu örtük bir ev: Sıfat tamlaması
  • sarmaşıklarla balkonu örtük: Vasıta grubu
  • balkonu örtük: isnat grubu
  • bir ev: Sıfat tamlaması

Örnek:

“Selma Hanım, bundan dört beş yıl evvel Etlik’teki bağda o kadar taşkın bir hayat ile zinde, o kadar sıhhatli ve neşeli tanıdığı bu kızcağızın böyle hantal bir yığın haline gelişindeki hikmeti bir türlü anlayamıyordu.” (Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Ankara)

  • Selma Hanım: özne
  • bundan dört beş yıl evvel Etlik’teki bağda o kadar taşkın bir hayat ile zinde, o kadar sıhhatli ve neşeli tanıdığı bu kızcağızın böyle hantal bir yığın haline gelişindeki hikmeti: nesne
  • bir türlü: zarf tümleci
  • anlayamıyordu: yüklem.

Bu cümle de yine tek yüklemi olan basit bir cümledir.

Örnekler:

  • Yolun kenarındaki kayanın üstüne küfesini koydu. Ellerini belindeki kızıl kuşağın ön tarafına soktu. Açık göğsü, çıplak, sert baldırlarıyla bir kuvvet âbidesi vaziyetinde durdu. (Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Çağlayanlar)
  • Sizin gibi bir genç kızın arzularına itaat etmek bir vazifedir. (Reşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu)
  • Fakat bu kahkahanın içinde deminki gülüşe benzemeyen, tuhaf bir şey, bir kırıklık vardır. (Reşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu)
  • Benim mi Allahım bu çizgili yüz? (Cahit Sıtkı Tarancı)

İsim-fiil, sıfat-fiil ve zarf-fiil grupları (fiilimsiler), nesnelere bağlı olarak kullanıldıklarından fiilin gerektirdiği ve fiilleri tamamlayan öğelerle (özne, nesne, yer tamlayıcısı/dolaylı tümleç ve zarf tümleci) birlikte kullanılır; fakat tam bir yargı bildirmez. Yargı, kendilerinden sonra gelen çekimli fiillerle tamamlanır. Bu yüzden de bu gruplar söz diziminde cümle olarak kabul edilemez.

Bu gruplar, ya cümlenin bir öğesi ya da cümle öğelerinden birini tamamlayan bir unsur olarak cümleye katılır. Bu bakımdan bünyesinde bu grupları bulunduran cümleler, birleşik cümle değil basit cümle olarak değerlendirilmelidir.

Cümle çözümlemelerinde bu özelliğe dikkat etmek gerekir.

  • Aşure yemeye giden kaşığını yanında taşır. (sıfat-fiil) (özne)
  • Kol kesilirken parmak acımaz. (zarf-fiil) (zarf tümleci)
  • Arı kahrın çekmeyen, balın kahrın ne bilsin. (sıfat-fiil) (özne)
  • Sırça köşkte oturan komşusuna taş atmaz. (sıfat-fiil) (özne)
  • Her günün ufkunu sardıkça gece (zarf-fiil) (zarf tümleci)
    Dediler ki: “Belki son akşamdır bu. ” (Yahya Kemal Beyatlı)
  • Ara sıra geçiyor bir atlı, iki yayan,
    Bozuk düzen taşların üstünde tıkırdayan (sıfat-fiil) (özne)
    Tekerlekler yollara bir şeyler anlatıyor,
    Uzun yollar bu sesten silkinerek yatıyor… (zarf-fiil) (zarf tümleci)
    Kendimi kaptırarak tekerleğin sesine (zarf-fiil) (zarf tümleci)
    Uzanmışım, kalmışım yaylının şiltesine. (Faruk Nafiz Çamlıbel)

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu