Maurice Maeterlinck

Maurice Maeterlinck Kimdir? Hayatı, Edebi Kişiliği, Eserleri

Maurice Maeterlinck (D: 29 Ağustos 1862, Gent, Belçika – Ö: 6 Mayıs 1949, Nice, Fransa) 1911’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan Belçikalı sembolist şair, oyun yazarı ve denemeci.

Maurice Maeterlinck

Asıl adı MAURİCE POLYDORE-MARIE-BERNARD MAETERLİNCK, Kont Maeterlinck (1932’den sonra) olarak da bilinir.

Fransızca yazmış ve daha çok Fransız edebiyat akımlarından esinlenmiştir. Oyunları, simgeci tiyatronun en önemli yapıtları arasındadır.

Maeterlinck Gent Üniversitesi’nde hukuk okudu ve 1886’da baroya kabul edildi. 1885-1886 yıllarında Paris’te Villiers de L’Isle-Adam ve simgeci akımın önderleriyle tanıştı; çok geçmeden hukuku bırakarak edebiyata yöneldi. İlk şiir kitabı Serres chaudes (Sıcak Seralar) ve ilk oyunu La Princesse Maleine 1899’da yayımlandı. Maeterlinck’in en etkili olduğu alan tiyatroydu. Simgeci tiyatronun başyapıtlarından Pelleas et Melisande (1892; Pelleas ve Melisande. 1944) adlı oyununu Paris’in öncü tiyatrolarından Theâtre de l’Oeuvre’da Aurelien-Marie Lugne-Poe sahneledi: Debussy de 1902’de opera olarak besteledi. Masal dünyası gibi belirsiz bir geçmişte geçen oyun, kocasının erkek kardeşi Pelleas’a âşık olan Prenses Melisande’nin yıkıcı tutkusu çerçevesinde umutsuz bir hüzün ve kaçınılmaz felaket havasını yansıtır. Düzyazı olmasına karşın 19. yüzyıl şiirsel tiyatrosunun en yetkin örneği sayılır.

Maeterlinck Monna Vanna (1902; Monna Vatına, 1931, 1969) gibi tarihsel oyunların yanı sıra pek çok başka oyun daha yazdı. Zamanla İngiliz tiyatrosuna, özellikle de Shakespeare‘e ve I. James dönemi yazarlarına ilgi duyarak simgeciliğin etkisini bir ölçüde dengeledi. Sonraki oyunlarından yalnızca L’Oiseau bleu (1908; Mavi Kuş, 1937, 1981) Pelleas ve Melisande kadar ilgi toplayabildi. Bir çocuk oyunu olarak yazdığı bu alegorik fantezi, dünyada mutluluk arayışını konu alıyordu. İlk kez 1908’de Moskova Sanat Tiyatrosu’nun sahnelediği, duygusal öğelerle dolu bu kıssalı oyun bir süre çok tutuldu, ama zamanla çekiciliğini yitirdi. Oyunun iyimserliği bugün yüzeysel bulunmaktadır. Maeterlinck’in sahnelendiğinde büyük ilgi görmüş bir başka oyunu da Le Bourgmestre de Stilmonde’diı (1918; Stilmon-de Belediye Başkanı). Yurt sevgisini yansıtan oyun, savaş esnasında Alman yönetimindeki Flandre’ı konu alır.

Maeterlinck simgeci oyunlarında şiirsel dilden, sahne hareketlerinden, ışık, dekor ve tören öğelerinden yararlanarak kahramanlarının ruh durumlarını ve ikilemlerini dışsallaştıran simgesel imgeler yaratır. Çoğu kez oyun kahramanları, kendilerini felakete götürecek esrarengiz ve ürkütücü bir şeyi beklemektedirler. Düşünsel giriftliği eksik kalmakla birlikte, oyunlarının diyaloglardan kaynaklanan derin ve etkileyici bir havası vardır; diyaloglar belirsiz, tam biçimlenmemiş imalara dayalı, yer yer naif biçimde yineleyici ve bazen fazla duygusal, ama zaman zaman da son derece incelikli ve güçlüdür. Oyunları birçok dile çevrilen Maeterlinck, Belçika’nın dünya çapında en etkili oyun yazarıdır.

Maeterlinck’in düzyazı yapıtlarında mistisizm, gizlicilik ve doğaya duyulan ilgi ustaca kaynaştırılmıştır. Simgeciliğin maddeciliğe, bilime ve makineleşmeye tepkisini yansıtan bu yapıtlar ruhun ölümsüzlüğü, ölümün doğası ve bilgeliğe ulaşma gibi konulan ele alır. Maeterlinck’in mistik düşünceleri Le Tresor des humbles (1896; Alçakgönüllüler Hazinesi) ve La Sagesse et la destinee (1898: Bilgelik ve Kader) adlı yapıtlarında ortaya çıkar. En çok okunan düzyazı yapıtları ise La Vie des abeilles (1901: Karıncaların Hayatı, 1936) ve L’Intelligence des fleurs (1907; Çiçeklerin Zekâsı) adlı doğa kitaplarıdır, ama bunlar gerçek anlamda bilimsel ya da doğa tarihine ilişkin yapıtlar değil. Maeterlinck’in insanlık durumuyla ilgili felsefi görüşlerini açıkladığı uzun denemelerdir.

1932’de Belçika kralının kont unvanı verdiği Maeterlinck’in Türkçeye çevrilmiş öteki yapıtları arasında L’lntruse (1890; Çağrılmadan Gelen, 1961), Les aveugles (1891; Körler, 1955), Interieur (1894: Evin İçi, 1940) ve Ariane et Barbe-Bleue (1901; Ariane’la Mavi Sakal. 1945) yer alır.

Dünya Edebiyatı

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu