Lüzumsuz Adam – Sait Faik Abasıyanık

Lüzumsuz Adam (Öykü)

Lüzumsuz Adam – Sait Faik Abasıyanık

Lüzumsuz Adam – Sait Faik Abasıyanık

Lüzumsuz Adam, Sait Faik Abasıyanık‘ın 1948 yılında yayımlanan, içerisinde 14 öykü barındıran kitabı.

Kitaptaki öykülerin 10 tanesi İstanbul’da, 4 tanesi ise Burgazadası’nda geçmektedir.

Kitaptaki Öyküler

  1. Lüzumsuz Adam
  2. Ben Ne Yapayım?
  3. Biranedeki Adam
  4. Mürüvvet
  5. İp Meselesi
  6. Menekşeli Vadi
  7. Bizim Köy Bir Balıkçı Köyüdür
  8. Kaçamak, Papağan, Karabiber
  9. Bacakları Olsaydı
  10. Ayten
  11. Papaz Efendi
  12. Bir Külhanbey Hikayesi
  13. Kameriyeli Mezar
  14. Hayvanca Gülen Adam

Lüzumsuz Adam Konusu

Mansur Bey adında, hayatı bütün günleri aynı faaliyetler çerçevesinde geçen bir adamın hikayesi anlatılıyor. Hayatındaki sıradanlıklar ve bundan duyduğu zoraki mutluluk en ince ayrıntısına kadar belirtiliyor. Sonunda ise bu hayattan nasıl vazgeçebilirim sorusunu soruyor kendi kendine.

Lüzumsuz Adam Özeti

Haftanın 7 günü aynı şeyleri yapan Mansur Bey her zaman ki gibi kahvesine gider ve kahve sahibi Yahudi bayanla kapuçinolu Fransızca sohbetine başlar. Daha sonra kütüphaneye giderek bir Fransızca dergi alır. Çünkü bu dergi yarınki sohbetine yardımcı olacaktır. Öğlene doğru işkembecisine gider ve ekşi ekşi limonlu işkembesini içer Bayram’ın dükkanında.

Akşam Fransızca dergisindeki bilmediği kelimeleri tercüme ederken uyuyakalır. Fakat saat 4:30’daki akşam gezintisi için uyanacaktır elbette. Gezinti sırasında akşam olduğunu pastahanesinin perdesi çekilince anlar. Portakalını alır ve meyhaneden çıkan insanları izlemeye başlar. Daha sonra karşı meyhaneye girer, her zamanki içkisini içer ve her zaman olduğu gibi zurnacı, zurnasının kamış düdüklerinden birini değiştirirken masasından kalkar.

Yedi seneden beri mahallesinden çıkmayan Mansur Bey bir gün mahalesinden çıkmaya karar verir.

İstanbulun güzelliği onu büyülemiştir ve aklına ne gelir biliyor musunuz? Dükkanla, evi satıp, gazinodaki alnı dar kızı metres tutup, daha sonra bir Boğaziçi vapuruna binip, Bebek’le Arnavutköy önlerinde oturduğu tabureden kalkıp, kendisini denizin içine bırakıvermek.

Olayların ve Şahısların Değerlendirilmesi:

Sait Faik’in hikâyelerindeki kahramanlar “Ekserisi toplumun alt kesiminden olan az şeyle mutlu olabilen, hayatın tabii bir gereği olarak kaderlerine razı olan insanlardır.” Sait Faik, kahramanlarını seçerken onların yaşadığı mekânları ve yaptıkları işleri de ele almaya dikkat eder. “Ağırlıklı biçimde fakir semtlerde ve gecekondularda yaşayanlar, işsizler, Anadolu’dan İstanbul’a gelenler ve özellikle denizle, balıkçılıkla uğraşan insanlar” onun hikâyelerinde görülebilir. Lüzumsuz Adam’daki kahramanlar da bu çerçeve içinde değerlendirilebilir.

Hikâyenin ana kahramanı Mansur Bey’dir. Mansur Bey, hikâyedeki lüzumsuz adam karakterini üstlenir, başıboş, aylak bir yaşam tarzını benimser.

Hikâyenin şahıs kadrosu bakımından fakir olduğu söylenebilir. Öyle ki; hikâyede az veya çok yer alan bazı karakterlerin isimleri dahi verilmez. Onlar, sadece fiziki özellikleriyle tanıtılır.

Hikâyeye alınan kahramanlar halktan insanlardır. Bu insanlar, gerçek hayatta her köşe başında karşımıza çıkabilecek türden küçük ve normal insanlardır. (Âdem Arslan, Ahi Evran Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı)

Kitabın Yazarı Hakkında Bilgi

Sait Faik ABASIYANIK

  • 1906- Sait Faik Abasıyanık Adapazarı’nda doğdu.
  • 1912 -1924 İlköğrenimini Adapazarı Rehber-i Terakki Mektebi’nde yaptı. İki yıl Adapazarı İdadisinde okudu.
  • 1925-1928 İstanbul Sultanisinde başladığı orta öğrenimini Bursa Erkek Lisesi’nde bitirdi. Şiir yazmaya yöneldi.
  • 1930-İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde bir süre okudu. İlk yazısı ve hikayesi “Uçurtmalar” yayımlandı.
  • 1931-Babasının isteğini kabul ederek iktisat öğrenimi için isviçre’nin Lozan kentine gitti. Oradan da Fransa’nın Grenoble kentine geçti.
  • 1933-İstanbul’a döndü; bir süre Halıcıoğlu Ermeni Yetim Mektebi’nde Türkçe öğretmenliği yaptı.
  • 1936-Semaver’i yayımladı.
  • 1938-Marsilya’ya gitti.
  • 1939-Sarnıç ve Şahmerdan’ı yayımladı. Babası öldü.
  • 1940-‘Çelme’ adlı hikayesi yüzünden dava açılarak askeri mahkemede yargılandı ve aklandı.
  • 1944-Medarı Maişet Motoru yayımlandı ve toplatıldı. Hastalandı, siroz tanısı kondu. Bir küskünlük dönemine girdi. Bu dönemde Burgaz Adasında yaşamaya başladı.
  • 1948-Lüzumsuz Adam yayımalndı. Küskünlük dönemi sona erdi. Kent yaşamı ağır basmaya başladı.
  • 1950-Mahalle Kahvesi ve Havada Bulut yayımlandı. Pasaport aldı, pasaportuna “mesleksiz” yazıldı.
  • 1951-Fransa’ya tedavi olamay gitti. Paris, hastane, kaçış. Kumpanya yayımlandı.
  • 1953-Kayıp Aranıyor ve Şimdi Sevişme Vakti yayımlandı. Uluslararası Mark Twain Derneği, yazara onur üyeliği verdi.
  • 1954-Az Şekerli ve Alemdağ’da Var Bir Yılan yayımlandı.11 Mayıs’ta İstanbul’da öldü.
  • 1955-Tüneldeki Çocuk yayımlandı.
  • 1956-Mahkeme Kapısı yayımlandı.
  • 1964-Burgaz Adası’ndaki evi müzeye dönüştürüldü.
  • 1970-1989-Bütün eserlerinin toplu basımı gerçekleştirildi.

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu