Üslup Bildiren İçerikle İlgili Cümleler

Üslup Bildiren ya da İçerikle İlgili Cümleler

Bir sanatçının dili kullanma şekli, sözcükleri seçimi, cümle kurma biçimine üslup denir. Buna yazarın anlatım biçimi de diyebiliriz. Üslup bildiren cümlelerde yazarın “nasıl anlattığı” ifade edilir.

“Anlatımı nasıldır?” sorusuna cevap veren cümleler üslupla ilgili cümlelerdir.

Bir yazarın yapıtında neyi anlattığı, ne üzerinde durduğu “konu’yu ya da içeriği; konuyu işlerken sözcükleri ve dili kullanma tarzı “üslup”u (biçem) belirtir.

Bir başka deyişle “Yazar neden söz ediyor?” sorusu bize konuyu, “Yazar konusunu nasıl anlatıyor?” sorusu da üslup özelliğini buldurur.

Örnek Cümle:

* “9. Hariciye Koğuşu” adlı romanda tek bacağı kemik veremi olmuş bir çocuğun çektiği acılar anlatılır. (Konu)

* “9. Hariciye Koğuşu” adlı romanda yazar, kişilerin psikolojisini yalın bir Türkçeyle anlatır. (Üslup)

* “9. Hariciye Koğuşu” adli romanda tek bacağı kemik veremi olmuş bir çocuğun çektiği acılar yalın bir Türkçeyle anlatılır. (Konu ve üslup)

Sözlükte “Üslup” kelimesinin anlamları:

üslup -bu
isim (üslu:bu, l ince okunur) Arapça uslūb

1. (isim) Anlatma, oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz.

  • “Akşam içinde en büyük üstatların eserleri kadar mükemmel ve muhteşem olan tabiat bize bir eda ve üslup dersi verir.” – A. Ş. Hisar

2. Bir sanatçıya, bir çağa veya bir ülkeye özgü teknik, renk, biçimlendirme ve söyleyiş özelliği, biçem, stil.

  • “Bu üslup, ruhumun yazıma akseden hâletini gösteriyor.” – R. H. Karay

3. (edebiyat) Sanatçının görüş, duyuş, anlayış ve anlatıştaki özelliği veya bir türün, bir çağın kendine özgü anlatış biçimi, biçem, tarz, stil.

  • “Dili, üslubu, istiareleri, hayalleri herkesinkinden ayrı olan bu eserin mevzusunu bile başkalarınınkine benzetmedi.” – A. H. Çelebi

Örnek Cümleler:

  • “Öyle yazarlar, şairler vardır ki onların yazdıklarını yaşamlarından ayıramazsınız.”
  • “Yılların kazandırdığı bilgi ve beceriyle istese her gün bir şiir yazabileceği halde yazmaması sanatına duyduğu saygıdandı.”
  • “Her şeyden önce bütün okuyanların anlayabileceği şekilde, kısa cümlelerle yazıyor öykülerini.”
  • “Onun için asıl önemli olan, seçilmiş, yerli yerine konmuş sözcüklerin o ezgili o sıcak deyişin okurda uyandıracağı etkidir.”
  • “Amacı çevresine ayna tutmak değil, aynaya yansıyanları yeniden biçimlendirmekti.”

Cümleleri incelediğimizde yazarın dili nasıl kullandığıyla ilgili bilginin üçüncü ve dördüncü cümlelerde verildiğini görüyoruz. Kısa cümlelerle yazması, sözcüklerin yerli yerinde olması yazarın dili kullanması demektir. Bu da yazarın üslubuyla ilgili bilgidir.

* Bir edebi eserin iki yönü vardır: içsel yönü ve dışsal yönü. içsel yönü eserin konusu, vermek istediği mesajıdır. Dışsal yönü ise biçimi ve anlatımıdır. Bunlardan birincisi “Neyi anlatıyor?” İkincisi “Nasıl anlatıyor?” sorularına cevap verir..

Örneğin,

  • “Yazar bu eserde tek başına yaşayan dul bir kadının zorlu yaşamını ele almış.”

cümlesi “Neyi anlatıyor?” sorusuna cevap verdiğinden eserin içeriğiyle ilgilidir.

  • “Yazar kahramanları seçildiği çevrenin diliyle konuşturmuş.”

cümlesi “Nasıl anlatıyor?” sorusuna cevap verdiği için anlatımla yani üslupla ilgilidir.

Aşağıdaki cümlelerin hangileri üslupla ilgilidir?

  • “Yazdıklarımda hep gerçeğe bağlı kalırım; çünkü ancak bu nitelikteki bir yapıt yüzyıllar boyunca değerini koruyabilir.”
  • “Romanda günlük sıradan olayların anlatımında bile özgün ve çarpıcı bir dil kullanılmış.”
  • “Sanatçı öykülerinde daha çok toplumumuzun kırsal alanlarda yaşayan insanlarının yaşamını, onların doğa ve çevre ile olan ilişkilerini yansıtır.”
  • “Günlük konuşma dilinin inceliklerinden ustaca yararlanarak, kısa ve anlamca yoğun cümleler kurmaya büyük ölçüde özen gösterir.”
  • “Zaman zaman doğup büyüdüğü Trakya bölgesinin yeral Sözcüklerini de özgün biçimleriyle kullanır.”
  • “Ne yapmak istediğini bilen sanatçı ne anlatacağını bilirlerken seçici bir tutum içinde olmalıdır.”
  • “Deneyimli bir sanatçı yapıtlarını oluştururken içinde bulunduğu toplumsal koşullardan yararlanmalıdır.”

Çözümlü Örnek Sorular

Örnek-1

(I) Haklarında fazla bir şey bilinmeyen hariciyeciler dünyasında gezinmek isteyenler için keyifle okunabilecek bir kitap. (II) Yazar, yirmi beş yılı yurt dışında geçen, otuz yedi yıllık meslek yaşamında edindiği izlenimleri okurlara duyurmak istemiş. (III) Mesleğinin sorunlarını, iyi ve kötü yanlarını dile gitirmeye çalışmış. (IV) Çok akıcı bir dili var. (V) Kişilerin belirleyici özelliklerini en ince ayrıntılarına değin, somut bir biçimde yansıtmış.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangileri, söz konusu yazarın üslubuyla ilgilidir? (1999 – ÖSS)
A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve III. D) II. ve IV. E) IV. ve V.

Çözüm: Üslup bir yazarın dili kullanma şeklidir. Yani yazarın kelime seçimi, cümlelerinin yalınlığı, sanatsallığı yazarın üslubunu verir. Buna göre parçaya baktığımızda IV.cümledeki “akıcı bir dili var” V. cümledeki “somut biçimde yansıtmış” sözü yazarın üslubuyla ilgili özellikleridir. Cevap E

Örnek-2

(I) İlk öykülerini dergilerde yayımlamaya başladığı zaman on sekiz yaşındaydı. (II) Bu ilk öykülerinde sıfatlardan, söz sanatlarından kaçınan yalın dili ve ayrıntıları gözlemlemedeki ustalığı ile dikkati çekti. (III) Yazın yaşamı boyunca ülkesinin insanlarından söz etti. (IV) Çağdışı, insanlık dışı olaylara karşı savaşmaktan biran geri durmadı. (V) Bu savaşını öykü türünün sınırları içinde kalarak gerçekleştirdi.

Yukarıdaki cümlelerin hangisinde sözü edilen ya zarın üslup özelliği belirtilmektedir? (1992 – ÖYS)
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm: Numaralanmış cümlelerde sanatçının dili kullanmasıyla ilgili ifadelerin bulunması gerekiyor. I. cümlede öykülerin yayımlandığı tarihten, III. cümlede yazarın seçtiği konulardan, IV. cümlede nelere karşı savaştığından, V. cümlede öykü türünde yazdığından söz etmiş; bunlar anlatımla ilgili değil, II. cümlede ise sıfatlardan, söz sanatlarından kaçınması, yalın bir dili olması anlatımla ilgili yargılardandır; yani yazarın üslup özelliğidir. Cevap B

Örnek-3

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde üslupla ilgili bir özelliğe değinilmemiştir(2004 – ÖSS)

A) Sağlam bir roman tekniğinin yanı sıra canlı, en az sözcükle çok şey anlatmayı amaçlayan, yoğun bir anlatımı vardı.
B) Şiirlerindeki, okurun değişik duygularını etkileyen imgeleri, sıradan sözcüklere yeni anlamlar yükleyerek oluştururdu.
C) Yapıtlarındaki karakterler, halk arasından seçilmiş, zengin bir duygu dünyası olmayan, tek boyutlu kişilerdi.
D) Şiirlerini oluştururken sözcükleri, ses, anlam ve çağrışım yönünden sıkı bir değerlendirmeden geçirerek kullanırdı.
E) Betimlemelerinde gözlem gücü ağır basar, özentili ve coşkulu bir söyleyişten özellikle kaçınırdı.

Çözüm: A’da oyunların konusundan, B’de halk masallarına özgü yapıdan, C’de kişilerin durumunu yansıtma şeklinden, D’de sosyolojik ve psikolojik etkenlerden söz edilmiş, ancak dile, anlatıma değinilmemiş. E’de ise “alaysamalı bir tutumla” sözü yazarın anlatımıyla ilgilidir. Yani üslubunu vermektedir.Cevap E

Örnek-4

(I) Bu eleştirmen yapıtları değerlendirirken kendini öne çıkarmaya çalışır. (II) Eleştirilerinin beğenilmesini sağlayan da bir bakıma onun bu tutumudur. (III) O, kendisinden söz ettiği bir sanatçıyı yargılayıp değerlendirirken sözcük seçimine, bunların kullanımına büyük bir özen göstererek okuyucunun ilgisini kamçılar. (IV) Bu yolla, okurları, incelenen yapıtın değişik yönleri üzerinde düşündürür. (V) Onun bu tutumu eleştirilerini asık suratlı olmaktan kurtarır ve onların kolayca okunmasını sağlar.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden özelliklerin hangisi, sözü edilen eleştirmenin üslubuyla ilgilidir? (1995 – ÖYS)

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm: Buna göre, numaralı cümlelere baktığımızda III. cümlede sözcük seçiminden, bunların kullanımına özen göstermekten söz edildiğini görüyoruz. Bunlar, yazarın üslubuyla ilgili ifadelerdir. Diğer cümlelerde dille ilgili bir özellikten söz edilmemiş. Cevap C

Örnek-5

(I) Bu kitap, dünyada ve Türkiye’de, başlangıcından bugüne kadar tiyatro tarihinde önemini koruyan beş yüze yakın kişiyle ilgili bilgileri içeriyor. (II) Bu kişiler arasında, oyun yazarları, tiyatro kuramcıları yönetmenler ve sahne tasarımcıları var. (III) Kitapta, sözü geçen kişilerin yaşam öyküleri de anlatılmış. (IV) Bunlar anlatılırken, onların sanatsal kişiliklerine, eserlerine ve sahne uygulamalarına da yer verilmiş. (V) En yeni kaynaklardan yararlanılarak hazırlandığı için, bu yapıt güncelliği olan bir boyut kazanmış.
Yukarıdaki parçada sözü edilen kitabın içeriğiyle ilgili en geniş bilgi, numaralandırılmış cümlelerin hangisinde verilmiştir? (ÖSS-1995)

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm: I. cümlede anlatılan kişilerin dünyadan ve Türkiye’den seçildiği, sayıları, hala önemli oldukları, tiyatro tarihinin başlangıcından bugüne kadar süren bir döneminin incelendiğinde ilgili dört özelliğin verildiğini görüyoruz. II. cümlede kişilerin hangi sanat türünde oldukları; III. cümlede kişilerin yaşam öykülerinin verildiği; IV. cümlede sanatsal kişilikleri eserleri ve sahne uygulamalarına yani üç özelliğe yer verildiği; V. cümlede yeni kaynaklardan yararlandığı, güncel olduğu vurgulanmış. Dört özelliğin verildiği I. cümle en kapsamlıdır. Cevap A

Örnek-6

(I) Bu kitabın dört bölümü, aslında birer uzun makale olarak düşünülmüş. (II) Dördü de ayrı ayrı temaları işliyor. (III) Bu temalar: Osmanlı-Türk müziğinin öğretimi, icra üslubu, makamları ve bunları kuşaktan kuşağa aktarma yöntemleri… (IV) Yani Türk müziğinin belirleyici özellikleri… (V) Bütün bunlarla, geleneksel Osmanlı-Türk müziğinin çeşitli yönlerine ışık tutuluyor ve onun belirgin nitelikleri ortaya konuyor.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisi sözü edilen kitabın içeriğiyle ilgili değildir?(1996 – ÖSS)
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm: Temaları, konuları, kahramanları açıklayan cümleler içerikle ilgilidir. Parçaya baktığımızda I. cümlede kitabın dört bölümünün olduğu ve bunların tümünün de makale olduğu söylenmiş. Bu, içerikle değil biçimle ilgilidir. Cevap A

Örnek-7

(I) Yazar son dönem öykülerinde üsluba ağırlık verir. (II) Daha çok tutkularını, mutluluklarını anlattığı bu öykülerinde yeni bir dil geliştirir. (III) Söylemek istediklerine uygun bir dil yaratır. (IV) Zaman zaman sayıklamaya, zaman zaman da çığlığa dönüşen bir dildir bu. (V) Yazarın ilk öykülerinde olduğu gibi bu öykülerinde de ada halkından, denizden, insanlarından vazgeçmediği görülür.

Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangileri, sözü edilen yazarın öykülerinin konusu ile ilgilidir? (1991 – ÖYS)
A) I. ve III. B) I. ve IV. C) II. ve III. D) II. ve V. E) IV. ve V.

Çözüm: Konu eserde sözü edilen şeylerdir. II. cümlede tutkulardan, mutluluklardan söz edildiğinin söylenmesi, V. cümlede ada halkından, denizden, insanlardan söz edildiğinin belirtilmesi eserin konusuyla ilgilidir. Cevap D

Örnek-8

(I) Dede Korkut hikâyeleri, Türk kültürünün 15. yüzyılda ortaya koyduğu en önemli yapıtlardan biridir.

(II) Bu hikâyelerde Türk boylarının sosyal yaşamını bütün çıplaklığıyla görebiliyoruz. (III) Hikâyelerde adı geçen Dede Korkut, Oğuzlar arasında yaşayan bilge bir kişidir. (IV) Bu hikâyelerin daha sonra oluşan halk hikâyeleri üzerinde de büyük etkileri olmuştur. (V) 15. yüzyılda halkımızın konuştuğu, capcanlı bir anlatımla oluşturulan bu hikâyelerde söz ve ses sanatlarına da geniş ölçüde yer verildiğini görüyoruz.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde Dede Korkut hikâyelerinin üslubuyla ilgili bilgi verilmektedir?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm: İlk dört cümlede Dede Korkut hikâyelerinin üslubuna ilişkin bir açıklama yok. V. cümlede bu hikâyelerin dil ve anlatım özelliklerinden söz edilmiş. Bunlar, üslupla ilgili açıklamalardır. Doğru cevap (E) seçeneğidir.

Örnek-9

Aşağıdakilerin hangisinde bir eserin üslup ve içeriğinden söz edilmiştir?

A) Bu filmde karakterler sanatlı ve özenli bir dille konuşturuluyor.
B) Oyunun sözleriyle müziği ayrılmayacak biçimde bir bütün oluşturmuş.
C) Yazar, söyleyiş açısından eserine kendi damgasını vurmayı bu kez de başarmış.
D) O, yapıtında deniz insanlarının zorlu yaşamını şairaneliğe kaçmadan anlatıyor.
E) Öykülerinde, mecazlardan ve söz oyunlarından yararlanması dikkat çekiyor.

Cevap: D

Benzer İçerikler:

İlginizi Çekebilir:
Kapalı
Başa dön tuşu