Kazak Abdal

Kazak Abdal Kimdir?

Kazak Abdal Kimdir? Hayatı ve Şiirleri

Kazak Abdal, 16. yüzyılda veya 17. yüzyılda yaşadığı sanılan Alevi-Bektaşî Türk halk ozanıdır.

Kazak Abdal

Kazak Abdal‘ın kim olduğu, ne zaman yaşadığı kesin olarak bilinmiyor. Saadettin Nüzhet, XVII. yüzyıl Bektaşi şairlerinden olduğunu, şiirlerine rastlanan yazma mecmuaların bu yüzyıl sonlarında yazılmış olmasına bağlıyor. Balım Sultan’a (ölm. 1516) övgü olan şiir onunsa daha önce yaşadığı da ileri sürülebilir. Gerçi Bektaşiliğin ikinci piri sayılan Balım Sultan’ın aynı tarikatın dervişlerinden birince övülmesi doğaldır. Ama bütün özellikleriyle canlı bir biçimde anlatılışı, hele yürüyüşünü yansıtan şu dörtlük,

Arslan gibi apıl apıl yürüyen
Kendi özün hak sırrına bürüyen
Kepeneğin yanı sıra sürüyen
Mürsel baba oğlu Sulan Balımdır

bir gözlem sonucu olsa gerektir. Yine de ünlü şeyhin menkıbelerde ayrıntılarıyla anlatılan kişiliğinin şairin hayaline yön verdiği düşünülebilir. Kazak Abdal’ın Romanya Türklerinden olduğu söylenmektedir. Hayali bir resmi de yapılmıştır. Bir şiirinden ise asıl adının Ahmet olduğu anlaşılıyor.

Şiirlerinin bir kısmı hiciv örnekleriyle doludur. Dili yalın ve sadedir. Rahat okunur.

Kazak Abdal’ın toplumsal kurumları, yerleşik inançları, gelenekleri yeren iki şiiri günümüzde de değerini korumaktadır. Belli bir toplumsal düzenin oluşturduğu insanın alabildiğine yerildiği bu şiirler, yerginin ötesinde mizahi öğeler de taşırlar.

Şiirlerinden Örnekler

ORMANDA BÜYÜYEN ADAM AZGINI

Ormanda büyüyen adam azgını
Çarşıda pazarda insan beğenmez
Medrese kaçkını softa bozgunu
Selam vermeğe dervişan beğenmez

Alemi tan eder yanına varsan
Seni yanıltır bir mesele sorsan
Bir çim bile çıkmaz karnını yarsan
Camiye gelir de erkan beğenmez

Elin kapusunda kul kardaş olan
Burnu sümüklü gözü yaş olan
Bayramdan bayrama bir tıraş olan
Berber dükkanında oğlan beğenmez

Dağda bayırda gezen bir yörük
Kimi tımarlı sipahi kimi bir bölük
Bir elife dili dönmeyen hödük
Şehristana gelir ezan beğenmez

Bir çubuğu vardır gayet küçücek
Zu’mü fa’sidince keyf getirecek
Kırık çanağı yok ayran içecek
Kahveye gelir de fincan beğenmez

Yaz olunca yayla yayla göçenler
Topuz korkusundan şardan kaçanlar
Meşe yaprağını kıyıp içenler
Rumeli Yenice’si dühan beğenmez

Aslında neslinde giymemiş hare
İş gelmez elinden gitmez bir kare
Sandığı gömleksiz duran mekkare
Bedestene gelir de kaftan beğenmez

Kazak Abdal söyler bu türlü sözü
Yoğur ayran ile hallolmuş özü
Köyden şehre gelse bir Türk’ün kızı
İnci yakut ister mercan beğenmez

EŞEĞİ SALDIM ÇAYIRA

Eşeği saldım çayıra
Otlaya karnın doyura
Gördüğü düşü hayıra
Yoranın da avradını

Münkir münafıkın soyu
Yıktı harap etti köyü
Mezarına bir tas suyu
Dökenin de avradını

Derince kazın kuyusun
İnim inim inilesin
Kefen dikmeye iğnesin
Verenin de avradını

Dağdan tahta indirenin
Iskatına oturanın
Hizmetini bitirenin
İmamın da avradını

Müfşidin bir de gammazın
Malı vardır da yemezin
İkisin meyyid namazın
Kılanın da avradını

Kazak Abdal söz söyledi
Cümle halkı dahleyledi
Sorarlarsa kim söyledi
Soranın da avradını

BENİM PİRİM HACI BEKTAŞ VELİ’DİR

Benim pirim Hacı Bektaş Veli’dir
Pirim piri Şâh-i Merdân Ali’dir
Seyit Ali Sultan Kızıl Deli’dir
Mürsel Baba oğlu Sultan Balı’dır

Erenlerin lokmasından yer isen
Gerçek imâmların aslın der isen
Dinle pendi san derim er isen
Mürsel Baba oğlu Sultan Balı’dır

Arslan gibi apul apul yürüyen
Kendi özün Hak sırrına bürüyen
Kepeneğin yanı sıra sürüyen
Mürsel Baba oğlu Sultan Balı’dır

Mümin olan lokmasını yedirir
Her sözleri rumuz ile bildirir
Gümânsı bil onu gerçek velidir
Mürsel Baba oğlu Sultan Balı’dır

Kızıl Deli ocağından uyanan
Baştan başa yeşillere boyanan
Varıp pirin eşiğine dayanan
Mürsel Baba oğlu Sultan Balı’dır

Mekân tutmuş Hanbağı’nda bucağın
Bulutlara ağıp tutan sancağın
Uyandıran pirimizin ocağın
Mürsel Baba oğlu Sultan Balı’dır

Kazak Ahmed der rivâyet eyledim
Üç yüz altmış er ziyâret eyledim
Bu da söz başı hikâyet eyledim
Mürsel Baba oğlu Sultan Balı’dır

Kaynakça:

  • Atilla Özkırımlı, Türk Edebiyatı Tarihi
  • Abdülbaki Gölpınarlı – 100 Şair 1000 Şiir Türk Tasavvuf Şiiri Antolojisi
  • Cahit Öztelli, Bektaşî-Alevî Şiirleri Antolojisi

Halk Edebiyatı

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu