Bugünün Saraylısı – Refik Halit Karay

Bugünün Saraylısı (roman özeti)

Bugünün Saraylısı – Refik Halit Karay

Bugünün Saraylısı – Refik Halit Karay

Bugünün Saraylısı, Refik Halit Karay‘ın1954 yılında yayımlanan, bir ailenin yaşamını konu edinen romanı.

Bugünün Saraylısı – Konusu

Roman, 1940’lı yıllarda İstanbul’da yaşayan bir aileye, sonradan görme zengin bir akrabanın kızı olarak gelen bir kızın bu ailenin yargı değerlerini nasıl altüst ettiği konu edilmiştir.

Bugünün Saraylısı romanında Ata Efendi’nin, akrabasının kızı Ayşen’in bakımını üstlenmesi ve sonrasında hayatlarının değişmeye başlaması anlatılır.

İstanbul’a yerleşen Ayşen’in giyim-kuşam ve eğlenceye olan düşkünlüğü ile sosyete sınıfına girme çabasına girmesi onu İstanbul’da kendisinden söz edilen, beğenilen ve elde edilmek istenen bir kadına dönüştürür. Süs, gösteriş ve maddi niteliklere dayanan değişikliler sebebiyle özelde Ayşen’in genelde ise kendiliğinden uzaklaşan insanın ruhsal yönünü ve değerlerini silerek sadece maddi niteliklere bağlanmaları “modern hayat saraylısı” tabiriyle belirtilir.

Bugünün Saraylısı, 1985 yılında Ziya Öztan yönetmenliğinde dizi olarak televizyona uyarlanmıştır.

Bugünün Saraylısı – Şahıslar

  • Ayşen: Bugünün Saraylısı romanında başkişi Ayşen’dir. Ayşen, Yaşar’ın bir Çerkez kızı ile yaptığı evlilikten doğan çocuğudur. Bir Çerkez kızı olması sebebiyle farklı niteliklere sahip olduğu belirtilen Ayşen’in gerek duygusal gelgitleri gerekse fiziksel özellikleri roman boyunca Ata Efendi’nin gözlemleri ve bakış açısı aracılığıyla öğrenilir. Nitekim Ayşen’in “Sarı Kız” olarak adlandırılması, soya bağlı güzelliğin bir yansıması olarak sunulurken kendine has konuşma üslubu ve dilindeki pelteklik de yine Çerkez bir anneye ve Çeçen bir üvey anneye sahip olması ile ilgilidir. Babası Yaşar tarafından uzaktan akrabaları olan Ata Efendi’ye emanet edilen Ayşen’in dikkat çeken ilk özelliği, sessiz ve utangaç bir kişiliğe sahip olmasıdır. Ancak İstanbul’daki yaşama alıştıkça karakterindeki asıl nitelikler kendini göstermeye başlar.
  • Ata Efendi: Evin babası. Ellili yaşlarda, iki çocuk babası olan Ata Efendi, İstanbul’un türedi zenginlerinden Sedefinci ailesinin ticarethanesinde çalışan bir kâtiptir. Babasının mesleği sebebiyle yirmi yaşına kadar bir paşa konağında yaşayan Ata Efendi, bu vesile ile geleneksel olanı yakından tecrübe etme imkânına sahip olur. Hayatının son dönemlerinde ise bakımını ve koruyuculuğunu üstlendiği Ayşen sayesinde modern hayata girer. Bu açıdan hem Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemine hem de Cumhuriyet dönemine ve bunlarla birlikte İkinci Dünya Savaşı yıllarına da şahit olan Ata Efendi, romanda bu dönemlerin eksik ve kabul edilebilir taraflarının sözcülüğünü yapar. Ata Efendi yapmış olduğu dönemsel kıyaslamalarda daha çok geleneğe ve manevi değerlere verdiği önemle ön plana çıkar.
  • Üftade Hanım : Evin annesi.
  • Feride: Ata Efendi’nin kızı.
  • Atıf: Ata Efendi’nin damadı.
  • Yaşar: Ata Efendi’nin teyze oğlu.
  • Rüştü: Ata Efendi’nin patronunun oğlu.
  • İsmail: İşyerinin katiplerinden.
  • Mesture Hanım: İsmail Bey’in hanımı.
  • Berin: Mesture hanımın kardeşi.
  • Deniz: Berin Hanım’ın kızı.
  • Alımsızoğulları: Yaşar Beyin ortakları.
  • Sait Reşit Bey: Mısır elçisi.

Yardımcı Karakterler:

Ayşen’in babası Yaşar, Çetin, Üftade Hanım, Feride, Atıf, Rüştü, Ruveyha Paşa, Faruk Senai Beyefendi, Mister Thomas, İhsan Bey (Rüştü’nün babası), Serin, İsmail Bey ve karısı Mesture Hanım, İsmail Bey’in kız kardeşi Berin, kapıcı Bilal, Doktor Sait Raşit Kaynarsu, hizmetçi Günnâme, komşu Lütfiye Hanım, terziler, garsonlar, plajlarda eğlenen insanlar, Dolmabahçe Sarayı’ndaki davetliler, Faiz, Fitnat ve Sevim.

Bugünün Saraylısı – Olay Örgüsü

Bugünün Saraylısı romanı, dört bölümden oluşmaktadır: “Düzce’den Gelen Kız”, “Pavyona Giden Kız”, “Modern Hayat Saraylısı” ve “Beklenilen Kadın”.

  • Babasının işleri sebebiyle İstanbul’daki akrabalarının yanına giden Ayşen’in farklı bir hayat içine girmesi.
  • Yaşar’ın, işlerinin bozulması sebebiyle kızı Ayşen’i Ata Efendi’nin yanına göndermesi.
  • İstanbul’da yeni bir hayata başlayan Ayşen’in sosyal hayatını değiştirmek istemesi sebebiyle çeşitli etkinliklere katılması ve Ata Efendi’nin patronunun kızı ve oğlu Rüştü ile tanışarak çevresini genişletmesi.
  • Babasının verdiği maddi destek ile ekonomik rahatlığa kavuşan Ayşen’in maddiyata dayalı yeni bir hayat kurması sebebiyle ruhsal değerleri ötelemesi.
  • Ayşen’in, babasının bir apartman dairesi kiralaması üzerine Ata Efendi ve Üftade Hanım’ın ile birlikte apartman dairesine yerleşmesi.
  • Sosyete hayatına girme amacında olan Ayşen’in gittiği eğlence yerinde Faruk Senai Bey ve Mister Thomas ile tanışması.
  • Faruk Senai Bey’in ve Mister Thomas’ın Ayşen’le evlenmek istemesi üzerine Ayşen’in bu durumu Ata Efendi ve Üftade Hanım’la konuşması.
  • Ayşen’e yapılan evlilik tekliflerini duyan Rüştü’nün de Ayşen’i başkasına kaptırmamak için evlilik teklifinde bulunması.
  • Ayşen’le evlenmek isteyen taliplerin olumsuz cevap almaları sebebiyle çeşitli bahaneler bularak İstanbul’dan ayrılmaları.
  • Ata Efendi’nin, Ayşen’le birlikte gittiği Amerikan balosunda başka birinin paltosunu giymesi üzerine paltonun asıl sahibini bulmak için gazeteye ilan vermesi.
  • Paltosunu almak için Ata Efendi’nin evine gelen Ruveyha Paşa’nın Ayşen’den etkilenmesi sebebiyle Ayşen’le görüşmeye başlaması.
  • Ayşen’in Ruveyha Paşa’dan etkilenmesi sonrasında onunla evlenmeye karar vermesi.
  • Ayşen’in maddi olana bağlılığı sebebiyle duygu ve eylem alanında hüsrana uğraması.
  • Ayşen’in evlenmek için Mısır’a gitmesi üzerine Ata Efendi’nin de eşi Üftade Hanım’la birlikte Gedikpaşa’daki evine dönmesi.
  • Ayşen’in evlendikten sonra hayal ettiği hayatı bulamaması sebebiyle Rüştü’ye İstanbul’a döneceğini bildiren mektuplar yazması.
  • Ayşen’in döneceğini bildirmesi üzerine hazırlıklar yapılmaya başlanması.
  • Rüştü’nün ve Ata Efendi’nin Ayşen’den gelen mektupların kesilmesi üzerine Ayşen’in kendileriyle oyun oynadığını düşünmeleri.
  • Ayşen hakkında gerçek bilgilere ulaşmak isteyen Ata Efendi’nin Mısır’dan dönmüş olan Faiz Bey ile görüşmesi.
  • Faiz Bey’den Ayşen’in kullandığı zararlı maddeler sebebiyle tedavi için başka bir ülkeye götürüldüğünü öğrenen Ata Efendi’nin Ayşen’in İstanbul’a dönemeyeceğini düşünmesi.
  • Ayşen’in başına gelenlerden derin üzüntü duyan Ata Efendi’nin algı yetisini kaybetmesi sebebiyle bir arabanın çarpması sonucunda ölmesi.

Bugünün Saraylısı – Kısa Özeti

Postacının bile pek seyrek uğradığı evlerine postacı bir gün bıraktığı mektup evde şaşkınlık uyandırır. Mektupta Ata Efendi’nin teyze oğlu Yaşar kızını İstanbul’a yollayacağı yazmaktadır. Ayrıca yanında üç yüz lira göndermektedir. Böyle bir şeyi istemeyen Ata Efendi evde oluşabilecek problemlerden kaygılanmaktadır. Ama zengin olan teyze oğlunun göndereceği para hiç de göz ardı edilecek bir miktar değildir. Ayrıca kız güzel ise evde bulunan huzurun kaçabileceğini düşünmektedir.

Ama kız emrivaki bir şekilde gönderilir. Ve evde tahmin edilenden çok farklı bir kız çıkar karsılarına.Oldukça güzel olan kız evdekilerde dahil olmak üzere bir çok kişinin ilgisini kazanır. Eve yeni bir gelir kapısı da açılmış olur. Yaşar’ın İstanbul’daki iş ortaklarından da kızın geçimi için para vermektedirler.Ata Efendi’de kıza tutulur bu arada. Ata Efendi çalıştığı yerde güvenilir birisidir.Bir gün patronun oğlu Ayşen ile tanışır.Bu da iş yerinde Ata Efendi’ye bir karizma kazandırmıştır. Ata Efendi patronu ve Patronun oğlu ile daha sık bir araya gelirler ve patronun oğlu Rüştü kıza taliptir. Rüştü Ata Efendi ile oldukça ahbap olurlar.Ata Efendi terfi eder. Rüştü bir yere görürse Ata Efendi ve ailesini kimseye para ödetmez ve bir zengin gibi yaşamaya başlarlar. Daha sonra elçi Sait Reşit ile ilişkisi olan Ayşen yanlış bir karar verir ve elçi ile evlenerek yurt dışına çıkarlar.

Ayşen bu ilişkiden mutlu olmaz ve Rüştü ile Ata Efendi kız geri döndürmek için uğraşırlar. Ayrıca evde kız gidince eski haline dönmüş parasızlık baş göstermiştir. Kız da geri dönmek istemektedir. Evdekiler kızı özlemişlerdir. Ayşen geri döner. Patronun oğlu Rüştü ile evlenir. Böylece herkesin istediği son ortaya çıkmış olur.

Kitabın Yazarı Refik Halit Karay Hakkında Bilgi 

1888 yılında Beylerbeyi’nde doğan Refik Halit, 18. yüzyıl sonlarında bir kolu Mudurnu’dan İstanbul’a göçen Karakayış ailesindendir. Galatasaray Sultanisi ve Mekteb-i Hukuk’ta okuyan yazar, Meşrutiyet sıralarında gazeteciliğe başlamıştır. Kısa sürede üne kavuşmuş, Fecri Ati edebiyat topluluğu kurucularından olmuştur. Kirpi adıyla taşlamaları ve siyasal yazıları sonucu İttihat Ve Terakki hükümetince Anadolu’nun çeşitli yerlerine gönderilmiş, ancak 1. Dünya Savaşı’nın son yılında İstanbul’a dönebilmiştir. Dönüşünde bir süre öğretmenlik yapmıştır. Başyazarlık ve Posta-Telgraf Genel Müdürlüğü yapan Refik Halid, bu ara tanınmış Ay dede mizah dergisini de çıkarmıştır.

Bazı siyasal davranışları yüzünden memleketten ayrılmak zorunda kalan yazar, Halep’e yerleşerek Vahdet gazetesini çıkarmıştır. Hatay’ın Türkiye topraklarına katılmasında katkıları olmuştur.1938 yılında yurda dönen Refik Halid, çeşitli dergi ve gazetedeki günlük yazıları ve 20 kadar romanı ile yaşamını sürdürmüştür. 1965 yılında ölen yazar; tekniği, dilinin güzelliği, taşlamalarının inceliği ve tasvirlerinin kuvveti ile ün yapmış, Modern Türk Edebiyatı’nın temel taşlarından biri olmuştur.

Detaylı bilgi için bakınız ⇒ Refik Halit Karay Hayatı, Edebi Kişiliği, Eserleri

Kaynaklar:

Benzer İçerikler:

Başa dön tuşu